yenilemek

См. также в других словарях:

• yenilemek — i Bir kimse veya bir şeyin yerine yenisini koymak Fatih Sultan Mehmet onu onarttığı gibi III. Murat da 1582 yılında yenilemiştir. S. Birsel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

• yañılamak — yenilemek. III, 407 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

• kayarlamak — i, hlk. 1) Hayvanın eskiyen nallarını onarmak, eskiyen nalın çivilerini yenilemek 2) Düven taşlarını yeniden koymak veya onarmak 3) Sövmek, küfretmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

• revize — sf., Fr. révisé Düzeltmek, yenilemek anlamlarındaki revize etmek sözünde kullanılır …   Çağatay Osmanlı Sözlük

• yenileme — is. 1) Yenilemek işi Biraz sonra kadın, kucağında tabaklar, şişeler, bardak ve kadehlerle geldi, sofrayı yenilemeye başladı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) mim. Eski bir yapıda yıkılmış, bozulmuş olan bölümleri aslına uygun bir biçimde onarma,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

• çulu düzmek (veya düzeltmek) — 1) giyimi kuşamı yenilemek Muharrem, çulu epey düzmüş vaziyetteydi. S. F. Abasıyanık 2) maddi durumu iyileşmek Aranızdan ayrılalı bir ay var mı? Belki yok bile. Çulu derhâl düzelttim. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

• kılık kıyafeti düzmek — giysilerini yenilemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

• tecdîd — (A.) [ ﺪیﺪﺠﺕ ] 1. yenileme. 2. yenilenme. ♦ tecdîd edilmek yenilenmek. ♦ tecdîd etmek yenilemek. ♦ tecdîd olunmak yinelenmek …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

• TECDİD-İ BİAT — Biatını, bağlılığını, itimadını tekrarlamak, yenilemek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

• TECDİD-İ İMAN — İman esaslarını kalben tasdik ettiğini, dil ile de tekrar edip yenilemek.( $ ın hikmetini soruyorsunuz. Onun hikmeti, çok Sözlerde zikredilmiştir. Bir sırr ı hikmeti şudur ki: İnsanın hem şahsı, hem âlemi her zaman teceddüt ettikleri, için, her… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük