Перевод: с турецкого на немецкий

с немецкого на турецкий

vücudunu

См. также в других словарях:

  • vücudunu ortadan kaldırmak — öldürmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • MUKARRİB-ÜL VÜCUD — Vücudunu yakın eden, yaklaştıran …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • vücut — is., du, Ar. vucūd 1) İnsan veya hayvan gövdesi, beden Koltukta vücudunu bir yandan bir yana çevirirken âdeta inliyor. R. N. Güntekin 2) esk. Var olma, varlık Birleşik Sözler vücut ısısı vahdetivücut yekvücut Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • titrətmək — t li. 1. Azacıq o yan bu yana hərəkət etdirmək, əsdirmək, tərpətmək. . . Sübhün həzin yeli yaşıl yarpaqları titrədir, . . çiçəklər baş başa verərək bülbülün yanıqlı nəğməsinə səbəb olurdu. Ç.. <Fəhlə> gözünü yavaş yavaş aşağı enən kvadrata… …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • bacak — is., ğı, anat. 1) Vücudun kasıktan tabana kadar olan bölümü Yorgun vücudunu zahmetle taşıyan ince bacakları üstünde doğruldu. P. Safa 2) anat. Hayvanlarda yürümeye veya atlamaya yarayan organ 3) Bazı şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bölüt — is., biy. 1) Zigotun bölünmesinden sonra embriyoda ortaya çıkan ve az çok birbirine benzeyen parçaların her biri 2) hay. b. Eklem bacaklıların vücudunu oluşturan yan yana dizili parçaların her biri, halka …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • değiştirmek — i 1) Başka bir biçime sokmak, değişikliğe uğratmak Bulunduğu vaziyeti öteki ayağını berikinin üstüne koyarak değiştirdi. S. F. Abasıyanık 2) Bir şey veya kimseyi bulunduğu yerden başka bir yere almak 3) nsz Bir şey verip yerine başka bir şey… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • deri — 1. is. 1) İnsan ve hayvan vücudunu kaplayan tüy, kıl veya pulla kaplı tabaka, cilt, ten Bütün kemikleri, ince bir deri altında birer birer sayılıyordu. P. Safa 2) sf. Bu tabakadan yapılmış Üstünde yine o siyah deri pardösüsü, kolunda siyah deri… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • irice — sf. İriye yakın, biraz iri (kimse veya şey) İrice vücudunu meydanın ortasında görerek beraberce yürüdük. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaygı — is. Üzüntü, endişe duyulan düşünce, tasa Korku ve kaygıyla vücudunu dinledi. A. İlhan Birleşik Sözler ekmek kaygısı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kaygı çekmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kök hücre — is., biy. İnsan vücudunu oluşturan, sınırsız bölünme, her türlü vücut hücresine dönüşme ve yeni görevler üstlenme imkânına sahip ana hücre …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»