-
1 sevketmek
v. send, forward, urge, dispatch, consign, route, carry, guide, propel, quarterback, refer -
2 boru hattından sevketmek
v. pipe -
3 emekliye sevketmek
v. pension -
4 iyi yola sevketmek
v. haul up -
5 kötü yola sevketmek
lead smb. up the garden path -
6 maceraya sevketmek
v. channel -
7 ümitsizliğe sevketmek
v. drive to desperation -
8 sevketmemek
v. (neg. form of sevketmek) send, forward, urge, dispatch, consign, route, carry, guide, propel, quarterback, refer
См. также в других словарях:
egirmek — sevketmek; döndürmek, eğirmek,çevirmek; bir yeri kuşatmak, sarmak. I, 178, 179; II, 13, 137 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
BİRR — Temizlik. * Günahtan çekinmek. * Takvâ. * İn âm ve ihsan etme. * Amel i sâlih, iyi amel. * Koyunu sevketmek. * Gönül, kalb. * Tilki yavrusu. * Fâre … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DA'VÂ — Takib edilen fikir, iddia. * Bir kimsenin hakkını aramak üzere mahkemeye müracaat etmesi. * Hakkı olanın iddia etmesi. Kendini haklı görüp veya zannedip üstün fikirlilik iddia etmek. * Mes ele. * İnat. Ayak diremek. * Cenab ı Hak tan hayır ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
DUA — Allah a (C.C.) karşı rağbet, niyaz, yalvarış, tazarru. * Salât, namaz. * Cenab ı Hak tan hayır ve rahmet dilemek. Allah ın rızâsını, hidayet ve istikamete muvaffakiyyeti dilemek, yalvarmak. * Peygamber e (A.S.M.) salavat getirmek. * Birisini… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
EMR-İ Bİ-L-MARUF, NEHY — İ Dinin emirlerini, Kur âni ve İslâmi hakikatleri neşretmek ve bildirmek, men edilen şeyleri de yaptırmamak. İyiliği, İslâmi hususları emretmek ve teşvik etmek, kötülüğü men edip yaptırmamağa sevketmek. (Fakat bu kudsi vazifeyi âdabına itaat ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MEKİR — (Mekr) Hile. Aldatma. Oyun. Düzen. (Birisinin kötü veya iyi hâllerini öğrenmek veya kötülüğe sevketmek ya da gayesinden alıkoymak için yapılır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZECA — (Zecven Zeccâ Eczâ) Sevketmek, yürütmek. * Def etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İN'AM — Nimet vermek. İhsan etmek. * Doğruya sevketmek, hidâyete ulaştırmak. * İyilik etmek, bahşiş vermek. * Tar: Osmanlı İmparatorluğu zamanında yeniçerilerin aylıklarına yapılan zam. (Bak: Nimet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ŞEMS-ÜŞ ŞÜMUS — Güneşlerin güneşi. En büyük güneş. Çok seyyarelerin, etrafında döndüğü en büyük bir yıldız.(...Hem şemse, kendi mihveri üstünde câzibe denilen mânevi ipleri yumak yaptırmak için dolap ve çıkrık hükmünde olan güneşi, bir Kadir i Zülcelâl in… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük