-
1 seçim
seçim çevresi Wahlbezirk m;seçim hakkı Wahlrecht n;seçim hücresi Wahlkabine f;seçim yapmak wählen -
2 seçim
seçim sWahl f -
3 seçim çevresi
( geh) Wahlkreis m -
4 seçim dönemi
Wahlperiode f -
5 mahallî seçim
-
6 ara
1. subst Abstand m; Zwischenraum m; Pause f; fig Kluft f; (menschliche) Beziehungen f/pl; Zwischen-, Inter-;ara hattı Demarkationslinie f;ara kapı Durchgang m;ara kararı JUR Zwischenentscheid m;ara mal Zwischenprodukt n;ara renk Nuance f; Schattierung f;ara seçim POL Nachwahl f;ara vermek Arbeit (zeitweilig) unterbrechen (-e A), eine (kleine) Pause machen;arada bir zuweilen, hin und wieder;arada kalmak das Nachsehen haben, leer ausgehen; in eine Affäre verwickelt sein;arada kaynamak unbeachtet bleiben; sich in der Menge verlieren;iki arada bir derede (kalmak) zwischen allen Stühlen (stehen); im Ungewissen (sein);ara(da) sıra(da) von Zeit zu Zeit;aradan üç yıl geçti es sind drei Jahre her;aradan çıkarmak hinter sich bringen;aradan çıkmak sich zurückziehen; erledigt werden;-i aralarına almak aufnehmen (in ihre Gruppe);-in aralarına karışmak geraten zwischen (A); sich gesellen zu;kendi aralarında sie unter sich;-in aralarını açmak ( oder bozmak) (sie miteinander) entzweien;-in aralarını bulmak v/t versöhnen;aramız (ara nız, araları) unsere (eure, ihre) Beziehungen;aramız açık (oder bozuk) unser Verhältnis ist kühl;aramız açıldı die Entfernung zwischen uns ist größer geworden; fig wir haben uns überworfen;aramız düzeldi wir haben uns versöhnt;-le arası hoş olmamak auf dem Kriegsfuß stehen mit;A ile B’nin arasını açmak einen Keil zwischen A und B schieben;A ile B’nin arasını bulmak zwischen A und B vermitteln;-i araya koymak jemanden zum Vermittler machen; jemanden als Werkzeug benutzenmasayla dolabın arasında zwischen dem Tisch und dem Schrank (stehen usw);masayla dolabın arasından zwischen dem Tisch und dem Schrank hervor/hindurch (kommen usw);aranızda doktor var mı? ist unter Ihnen ein Arzt?;iş arasında während der Arbeit -
7 kampanya
kam'panya Kampagne f; (Verkaufs)Aktion f;bağış kampanyası Spendenaktion f;imza kampanyası Unterschriftenaktion f;seçim kampanyası Wahlkampagne f, Wahlkampf m -
8 kısmî
kısmî seçim Nachwahl f -
9 önce
'önce vorher, zuvor, früher; zuerst, zunächst;bir an önce möglichst bald;ilk önce zuallererst;bir yıl önce ein Jahr davor;postp - den önce vor D: her şeyden önce vor allem;senden önce geldi er kam vor dir;konj - meden önce bevor: gitmeden önce iyi überlege es dir gut, bevor du gehst;öncesi: cumhuriyet öncesi vorrepublikanisch;savaş öncesi Vorkriegs-;öncesinde am Tag vor D;seçim öncesinde am Tag vor den Wahlen;-in önceye geçerliği die rückwirkende Kraft -
10 intihap
См. также в других словарях:
seçim — is. 1) Seçme işi 2) huk. Kanunlar, yönetmelikler uyarınca kanun koymak ve yönetmek için bir veya daha çok aday arasından belli birini veya birkaçını seçme, intihap Seçim günleri yaklaştıkça iki komşu da propaganda faaliyetini büsbütün artırdılar … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim kampanyası — is. Seçim öncesinde adayların seçilme şansını artırabilmek amacıyla yaptığı çalışma Seçim kampanyası gezileri sırasında merdivenlerden çıkarken, omzumda bir lif kopmuş veya bir adale yırtılmıştı. N. Eray … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim yasağı — is. Yüksek Seçim Kurulu tarafından ilan edilen ve seçim sırasında uyulması gereken yasaklar … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim tutanağı — is. Seçimlerde yetkili kurulca seçim sonuçlarının tespit edildiği resmî belge … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim — is. 1. Seçib götürmə. 60 cı illərdə . . yazıçılar indi mövzu seçimində, yaradıcılıq axtarışlarında nisbətən sərbəst idilər. İ. Qasımzadə. 2. Çeşid, assortiment … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
seçim — Kanunlar, yönetmelikler uyarınca kanun koymak ve yönetmek için bir veya daha çok aday arasından belli birini veya birkaçını seçme, intihap … Hukuk Sözlüğü
seçim bölgesi — is. Seçimlerde her muhtarlığa bağlı bölge … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim çevresi — is. Bir milletvekilinin seçilmiş olduğu bölge … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim sandığı — is. Seçimde oyların içine atıldığı sandık … Çağatay Osmanlı Sözlük
seçim yapmak — seçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ön seçim — is. 1) Genel seçimde aday gösterilecek kişileri belirlemek için bir parti üyesi olan belli sayıdaki delegelerin katılmasıyla yapılan seçim 2) Bir yarışmada yarışmaya katılanlar arasında ön eleme yapma işi 3) fiz. Bir antenin aldığı çeşitli… … Çağatay Osmanlı Sözlük