-
1 delirium
sayıklama -
2 ντελίριο
sayıklama, hezeyan -
3 delirium
sayiklama; cosma, azma -
4 delirium
n. sayıklama; hezeyan, çılgınlık* * *1. deliryum 2. sayıklama -
5 бред
-
6 бредовой
1) sayıklama °; hezeyan °бредово́е состоя́ние — hezeyan hali
2) hezeyanlı, hezeyan doluбредова́я иде́я — hezeyanlı fikir
бредовы́е напа́дки на что-л. — (bir şeye) hezeyan dolu saldırılar
-
7 wander
n. sayıklama————————v. gezmek, dolaşmak, gezinmek, yolunu şaşırmak, kaybolmak, dalıp gitmek, sapmak, uzaklaşmak, sayıklamak, abuk sabuk konuşmak, kıvrıla kıvrıla gitmek* * *gez* * *['wondə] 1. verb1) (to go, move, walk etc (about, in or on) from place to place with no definite destination in mind: I'd like to spend a holiday wandering through France; The mother wandered the streets looking for her child.) dolaşmak, dolanıp durmak2) (to go astray or move away from the proper place or home: His mind wanders; My attention was wandering.) kaymak, dağılmak2. noun(an act of wandering: He's gone for a wander round the shops.) dolanma- wanderer- wanderlust -
8 wandering
adj. amaçsızca dolaşan, avare, başıboş dolaşan, dalgın, göçebe, serseri, sayıklayan, sürüngen (bitki)————————n. gezginlik, gezinme, amaçsızca dolaşma, daldan dala konma, dalgınlık, sayıklama* * *1. gezgin (n.) 2. gez (v.) 3. gezerek (prep.) -
9 jim jams
n. sinirden titreme, aşırı sinirlilik, eli ayağı titreme, içkiden dolayı titremeli sayıklama -
10 talking in one's sleep
n. sayıklama -
11 jim jams
n. sinirden titreme, aşırı sinirlilik, eli ayağı titreme, içkiden dolayı titremeli sayıklama -
12 talking in one's sleep
n. sayıklama -
13 Delirium
Delirium n sayıklama, sabuklama, hezeyan -
14 ბოგვა
f.çıldırmak, sayıklamaki.sayıklama, çıldırma -
15 hezeyân
arapça هزيان 1.sayıklama. 2.saçmalama. -
16 بطاح
-
17 هتر
IهُتْرbunaklıkAnlamı: bunak olma durumuIIهِتْر1. lâfAnlamı: sonuçsuz, yararı olmayan söz2. lâfügüzafAnlamı: anlamsız, yersiz ve boş söz3. sabuklamaAnlamı: hezeyan4. sanrı5. hezeyanAnlamı: saçmalama veya sayıklama6. herzeAnlamı: saçma söz, boş lâf7. fasaryaAnlamı: boş, anlamsız (söz)8. atıcılıkAnlamı: yalancılık, uydurmacılık9. palavraAnlamı: boş söz10. zırvaAnlamı: saçma, saçma sapan, boş, anlamsız söz11. atmasyonAnlamı: palavra, uydurma -
18 هذيان
См. также в других словарях:
sayıklama — is. Sayıklamak işi Ne kadar korktuk bilseniz diyordu; sayıklamanızı öteki odadan işitiyorduk. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAABBÜS — Sayıklama. * Havadaki bir şeyi tutmağa çalışır gibi ellerini sallıyarak hareket ettirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
hezeyan — is., Ar. heẕeyān 1) Saçmalama Hiddetlenince hezeyana başladı. 2) Sayıklama Ne ise zavallı kız canını kurtarmış fakat aylarca hezeyan içinde yaşamıştı. H. E. Adıvar 3) ruh b. Sabuklanma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hezeyan etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
menenjit — is., tıp, Fr. méningite Ateş, şiddetli baş ağrısı, kusma, sayıklama vb. belirtilerle ortaya çıkan, beyin zarlarının iltihaplanmasıyla oluşan bir hastalık … Çağatay Osmanlı Sözlük
hezeyân — (A.) [ نﺎیﺰه ] 1. sayıklama. 2. saçmalama … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
HEZEYAN — Kötü sözler. Soğuk şakalar. * Sayıklama. Saçma sapan konuşma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
inilemek-inlemek — hasta veya uyurken kendini bilmeden sayıklama ses çıkarma … Beypazari ağzindan sözcükler