-
1 grin like a Cheshire cat
sırıtmak -
2 grin like a Cheshire cat
sırıtmak -
3 grijnzen
sırıtmak [-ır] v -
4 feixen
sırıtmak -
5 grinsen
sırıtmak -
6 smirk
siritmak, zorla gülümsemek, yapmacikli biçimde gülümsemek; siritma, siritis -
7 smirk
n. sırıtma, yapmacık gülümseme————————v. sırıtmak, pişmiş kelle gibi sırıtmak, zorla gülümsemek, yapmacık gülümsemek, cezalandırmak* * *1. yılışıkça sırıt (v.) 2. sırıtış (n.)* * *[smə:k] 1. verb(to smile in a self-satisfied or foolish manner: He sat there smirking after the teacher had praised him.) sırıtmak, pis pis gülmek2. noun(a smile of this sort.) sırıtma, pis pis gülme -
8 grin
n. sırıtma, sırıtış————————v. sırıtmak* * *1. sırıt (v.) 2. sırıtma (n.)* * *[ɡrin] 1. past tense, past participle - grinned; verb(to smile broadly: The children grinned happily for the photographer.) gülümsemek, sırıtmak2. noun(a broad smile.) sırıtma, sırıtış -
9 grinsen
grinsen ['grınzən]vi sırıtmak; -
10 вылезать
çıkmak; sıyrılmak; dökülmek* * *несов.; сов. - вы́лезти вы́лезть1) (tırmanarak) çıkmak прост.; inmek ( из вагона)2) перен., разг. ( избавляться) sıyrılmak3) ( о волосах) dökülmek••вылеза́ть нару́жу (о недостатках и т. п.) — sırıtmak
-
11 оскалиться
-
12 осклабиться
сов.geniş geniş gülmek; sırıtmak -
13 скалить
в соч.ска́лить зу́бы — ( о животном) dişlerini göstermek; прост. ( смеяться) sırıtmak
-
14 торчать
dışarı fırlamak* * *1) dışarı fırlamış olmak; sırıtmakу ло́шади торча́ли рёбра — atın kaburgaları dışarı fırlamıştı
в стене́ торчи́т гвоздь — duvarda yarı çakılmış bir mıh var
2) разг. dikilip durmakну что ты торчи́шь у меня́ перед глаза́ми! — karşımda ne dikilip duruyorsun be!
ве́чно э́та соба́ка торчи́т под нога́ми! — bu köpek de hep insanın ayak ucunda dolanır durur!
-
15 leer
-
16 grin at
v. sırıtmak -
17 grin to oneself
v. kendi kendine sırıtmak -
18 grin at
v. sırıtmak -
19 grin to oneself
v. kendi kendine sırıtmak -
20 beißen
beißen <biss, gebissen, h>1. v/t ısırmak;(in A -i) ısırmak; dişlemek;fam nichts zu beißen haben (hungern müssen) yiyecek bir lokması olmamak/yok; (stechen) Insekten sokmak3. v/unp fam (jucken) dalamak; kaşındırmak4. v/r: sich auf die Zunge beißen dilini ısırmak;Farben sich beißen sırıtmak
- 1
- 2
См. также в других словарях:
sırıtmak — nsz 1) Dişlerini göstererek aptallık, şaşkınlık, kurnazlık veya alay belirtir biçimde gülmek Bir yandan karısını yatıştırmak istermiş gibi davranıyor, bir yandan hınzırca sırıtıyordu. O. Rifat 2) Yorgan, şilte vb.ni iri ve aralıklı diktirmek 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırıtmak — sık diktirmek II, 304 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
pişmiş kelle gibi sırıtmak — dişlerini göstererek yersiz ve aptalca gülmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
pişmek — nsz, er 1) Ateşte, fırında, kaynar suda veya yağda ısı etkisiyle yenilebilir duruma gelmek Börek geç pişer. 2) Isıtma sonucu belirli bir kullanıma uygun duruma gelmek Tuğla, çanak çömlek özel ocaklarda pişer. 3) Meyve olgun duruma gelmek ... yere … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırıtma — is. Sırıtmak işi Bu karşılıklı sırıtma ne kadar sürüyor, bilmem. Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırtarmak — nsz 1) Sırıtmak 2) Açıkta kalarak görünmek 3) hlk. Karşı koymaya hazırlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük