Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

olumlu

См. также в других словарях:

  • olumlu — sf. 1) Gözetilen amaca veya beklenilene uygun, yararlı, müspet, pozitif Spor sayfalarını okuyarak toplumumuzdaki olumlu gelişmeleri de izleyebilirsiniz. N. Cumalı 2) Yapıcı Olumlu tip, olumlu sanat diye bir şeyler tutturmuşlardı. N. Cumalı 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölümlü — sf. 1) Gelip geçici, kalımsız, fâni Onu hâlâ hiç olmazsa rüyalarında ölümlülerin sevdiği gibi sevebilir. H. E. Adıvar 2) is. İnsan Birleşik Sözler ölümlü dünya …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • olumlu cümle — is., dbl. Yüklemi olumlu olan cümle, olumlu tümce: Çocuk okula gitti. Öğrencinin bilgisiz olduğu anlaşılıyordu gibi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • olumlu eylem — is., dbl. Olumlu fiil …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • olumlu fiil — is., dbl. Bir işin, bir davranışın, bir oluşun olduğunu bildiren fiil, olumlu eylem: söylemiş, yazacak gibi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • olumlu tümce — is., dbl. Olumlu cümle …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ölümlü dünya — is. Üzerinde ölümün var olduğu dünya, fâni dünya Şu ölümlü dünyada gençliklerinin keyfini güzel güzel çıkarıyorlar. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dünya ölümlü, gün akşamlı — hiç bir durum sürekli değildir, her iyi durumun bir sonu vardır anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ülümlük — ölümlü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • madalyanın ters tarafı (veya tersi) — olumlu bir iş, bir durum veya bir olayın düşünülmesi, hesaba katılması gereken olumsuz yönü anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • boşa çıkarmak — olumlu bir sonuç alınmasını engellemek Çocuklar her atılımını boşa çıkarıyor, onunla alay ediyorlar. A. İlhan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»