-
1 oluşmak
تكون -
2 oluşmak
تكون [تَكَوَّنَ]Anlamı: belli bir varlık kazanmak -
3 peydahlanmak
1. أطل [أَطَلَّ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak2. ألاح [أَلَاحَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak3. أنهج [أَنْهَجَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak4. اتضح [اِتَّضَحَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak5. انكشف [اِنْكَشَفَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak6. بدا [بَدَا]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak7. برز [بَرَزَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak8. تبدى [تَبَدَّى]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak9. تجلى [تَجَلَّى]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak10. تكشف [تَكَشَّفَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak11. جلا [جَلَا]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak12. جهر [جَهَرَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak13. حصحص [حَصْحَصَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak14. خرج [خَرَجَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak15. طفا [طَفَا]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak16. ظهر [ظَهَرَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak17. نبأ [نَبَأَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak18. نتأ [نَتَأَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak19. نهج [نَهَجَ]Anlamı: çıkmak, oluşmak, ortaya çıkmak -
4 pürüzlenmek
1. اخشوشن [اِخْشَوْشَنَ]Anlamı: pürüz oluşmak2. تخاشن [تَخَاشَنَ]Anlamı: pürüz oluşmak3. تخشن [تَخَشَّنَ]Anlamı: pürüz oluşmak4. خشن [خَشُنَ]Anlamı: pürüz oluşmak -
5 buğulanmak
1. تبخر [تَبَخَّرَ]Anlamı: buğu oluşmak, buharlaşmak2. تصعد [تَصَعَّدَ]Anlamı: buğu oluşmak, buharlaşmak3. تطاير [تَطَايَرَ]Anlamı: buğu oluşmak, buharlaşmak -
6 buğulaşmak
1. تبخر [تَبَخَّرَ]Anlamı: buğu oluşmak, buharlaşmak2. تصعد [تَصَعَّدَ]Anlamı: buğu oluşmak, buharlaşmak3. تطاير [تَطَايَرَ]Anlamı: buğu oluşmak, buharlaşmak -
7 küflenmek
1. تعفن [تَعَفَّنَ]Anlamı: küf oluşmak2. تكرج [تَكَرَّجَ]Anlamı: küf oluşmak3. كرج [كَرِج]Anlamı: küf oluşmak -
8 türemek
1. تكون [تَكَوَّنَ]Anlamı: oluşmak, ortaya çıkmak2. حدث [حَدَثَ]Anlamı: oluşmak, ortaya çıkmak3. ظهر [ظَهَرَ]Anlamı: oluşmak, ortaya çıkmak -
9 kırışmak
1. إبادة [إِبَادَة]Anlamı: yok etmek, öldürmek2. أزهق [أَزْهَقَ]Anlamı: yok etmek, öldürmek3. إفناء [إِفْناء]Anlamı: yok etmek, öldürmek4. إهلاك [إِهْلاك]Anlamı: yok etmek, öldürmek5. تجعد [تَجَعَّدَ]Anlamı: karışıklık oluşmak6. تغضن [تَغَضَّنَ]Anlamı: karışıklık oluşmak7. قتل [قَتَلَ]Anlamı: yok etmek, öldürmek8. قضاء [قَضَاء]Anlamı: yok etmek, öldürmek -
10 tomurcuklanmak
-
11 çillenmek
نمش [نَمِشَ]Anlamı: çil oluşmak -
12 dalgalanmak
ترقرق [تَرَقْرَقَ]Anlamı: dalga oluşmak -
13 halkalanmak
تحلق [تَحَلَّقَ]Anlamı: halka biçiminde oluşmak -
14 oluşum
تكون [تَكَوُّن]Anlamı: oluşmak işi, teşekkül -
15 paslanmak
صدئ [صَدِئ]Anlamı: üzerinde pas oluşmak
См. также в других словарях:
oluşmak — nsz Belli bir varlık kazanmak, ortaya çıkmak, meydana gelmek, teşekkül etmek, tekevvün etmek Gün batımına yakın İskenderun körfezini sis basıyor, sisten dağlar oluşuyor. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
vücut bulmak — oluşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
terekküp etmek — oluşmak … Hukuk Sözlüğü
kabarmak — nsz 1) Ağırlığı artmadan hacmi büyümek Ekmek iyi kabardı. 2) Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmak Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur. R. N. Güntekin 3) Niceliği artmak, büyümek Masraf… … Çağatay Osmanlı Sözlük
teşekkül etmek — 1) belirmek, belli bir biçim almak, oluşmak 2) kuruluş olarak oluşmak Kuvayımilliye teşekkül edinceye kadar şehri beklediler. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağıllanmak — nsz 1) Toplanıp bir arada durmak 2) Çevresinde ağıl denen hale oluşmak, halelenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağırşaklanmak — nsz Ergenlik döneminde çıbanda veya memede ağırşak biçiminde bir tümsek oluşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağlamak — i, e 1) Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak Gemiyi iskeleye bağlamak. 2) Düğümlemek İpi ipe bağlamak. 3) i Yara ilaç koyup bezle sarmak Yarayı bağlamak. 4) i Denk yapmak, paket yapmak Yatakları bağlamak. Eşyayı bağlamak. 5) nsz Oluşmak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başlamak — e 1) Bir işe girişmek, harekete geçmek Şairliğe on sekiz yaşında gazel ve rubailerle başlamıştı. H. Taner 2) nsz Çalışır, işler, yürür duruma girmek Bundan başka evlenme hayatı da oldukça başarılı başladı. H. E. Adıvar 3) Olmak, oluşmak, ortaya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başlanmak — e 1) Başlama işine konu olmak Koşuya başlandı. 2) nsz Baş oluşmak Soğan başlandı … Çağatay Osmanlı Sözlük
beneklenmek — nsz Benek oluşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük