-
1 bereden
bereden*I vtich habe etw mit dir zu \bereden seninle konuşacağım bir şey var2) ( übel nachreden)jdn \bereden birini çekiştirmek, biri hakkında kötü konuşmak3) ( überreden) kandırmak, ikna etmek;jdn \bereden, etw zu tun birini bir şey yapmaya razı etmekII vrsich \bereden ( beratend besprechen) görüşmek;wir müssen uns \bereden görüşmemiz gerek(li) [o lazım];sich mit jdm \bereden über etw biriyle bir şeyi görüşmek -
2 beraten
beraten*I vt1) ( Rat geben) öğüt [o nasihat] vermek (-e), akıl vermek (-e)sich von jdm \beraten lassen birine akıl danışmak, birinin görüşünü almak;sich von einem Anwalt \beraten lassen bir avukata danışmakII vrsich mit jdm \beraten über etw biriyle bir şey hakkında görüşmek
Перевод: с немецкого на турецкий
с турецкого на немецкий- С турецкого на:
- Немецкий
- С немецкого на:
- Все языки
- Английский
- Испанский
- Турецкий
- Хорватский
