-
1 konuşmak
1) говори́ть; разгова́ривать, бесе́доватьkonuşmamak — не разгова́ривать с кем, серди́ться на кого
iki lafı bir araya getirip konuşamamak — не уме́ть связа́ть и двух слов
kendi kendine konuşmak — разгова́ривать с сами́м собо́й
artık konuşacak şeyimiz kalmadı — нам не́ о чем бо́льше говори́ть
См. также в других словарях:
boş konuşmamak — gerçekleri söylemek, bilgisine dayanarak anlatmak Amiralin sözlerine inanmak lazım, boş konuşmaz. F. F. Tülbentçi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ışdamamak — konuşmamak … Beypazari ağzindan sözcükler
ağız dil vermemek — konuşmamak, susmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağzını mühürlemek — konuşmamak, susmak Yine o değişmeyen ıstırap ile ağzını mühürler. Y. Z. Ortaç … Çağatay Osmanlı Sözlük
boş — sf. 1) İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler. A. Gündüz 2) Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal Boş kadro. 3) Yapılacak işi olmayan, işsiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sinmek — nsz, e, er 1) Kendini göstermemek için büzülmek, saklanmak, pusmak Salonda bulunan yirmiyi aşkın insan ürkmüş, sinmişti. T. Buğra 2) Korku, yılgınlık vb. sebeplerle konuşmamak, hareket etmemek veya tepki göstermemek Artık Emine nin takdirine,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aforoz etmek — 1) kilise birliğinden çıkarmak 2) mec. darılıp biriyle konuşmamak, ilgiyi kesip uzaklaştırmak, toplum dışılamak Siz kendi milletiniz için bunun yarısını söyleyin, milletin çoğunluğu sizi hemen aforoz eder. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilmece gibi konuşmak — açık, anlaşılır biçimde konuşmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıt çıkmamak — 1) en hafif bir ses bile çıkmamak Bir müddet hiçbirisi kımıldamadı ve çıt çıkmadı, sonra bir hıçkırık duyuldu. P. Safa 2) hiç konuşmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüzüne bir daha bakmamak — darılıp konuşmamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
EZAN — Namaza dâvet ve vahdaniyet i İlâhiyyeyi ve hakaik ı İslâmiyyeyi âleme, kâinata ilân etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nidâ. Kamet getirmek. * Bildirmek.(Ezan, Müslümanlığın mühim bir şiârıdır. Ezan esnasında konuşmamak, hattâ Kur an… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük