-
1 koşucu
koşucu Rennpferd n; Läufer m, -in f; Lauf- -
2 koşucu
koşucu sLäufer(in) m(f) -
3 koşucu
бегу́н (м) го́нщик (м)* * *уча́стник состяза́ния в бега́х; бегу́н -
4 koşucu
йөгерешче; йөгерүче -
5 koşucu
n. runner, racer* * *1. runner 2. sprinter -
6 koşucu
beza--------bezok -
7 koşucu
Qaçışçı -
8 koşucu
чъэр -
9 koşucu
δρομέας -
10 koşucu
جارراكضركاضعادعداء -
11 koşucu
1. جار [جَارٍ]Anlamı: koşuya katılan yarışçı2. راكض [راكِض]Anlamı: koşuya katılan yarışçı3. ركاض [رَكَّاض]Anlamı: koşuya katılan yarışçı4. عاد [عادٍ]Anlamı: koşuya katılan yarışçı5. عداء [عَدَّاء]Anlamı: koşuya katılan yarışçı -
12 koşucu
runner -
13 koşucu
runner (person competing in a race). -
14 koşucu devekuşu
n. emu -
15 koşucu devekuşu
emu -
16 راكض
koşucu -
17 ركاض
koşucu -
18 йөгерешче
koşucu -
19 йөгерүче
koşucu -
20 runner
koşucu
См. также в других словарях:
koşucu — is. Koşuya katılan yarışçı … Çağatay Osmanlı Sözlük
binicik — koşucu, at, binilecek at ve hayvan … Çağatay Osmanlı Sözlük
çapğun — koşucu, yürük, ev baş takımı, serseri; boran, tufan … Çağatay Osmanlı Sözlük
yügrük — koşucu, geçici, yüğrük I, 110; II I, 45, 175 bilge bilgin akıllı, erdemIi, udumlu kişi . II I, 45 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yügürgen — Çin den İslam diyarin gelen kervanın müjdecisi; her zaman koşan, koşucu II, 15; II I, 54 (at) koşucu yüğrük at III, 54 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Zeynep Ergun — is a professor at Institute of Social Sciences English Language and Literature Department of Istanbul University. Ergun received her BA from Bosphorus University English Language and Literature Department in 1978. She received her PhD in 1988… … Wikipedia
kaçırmak — i 1) Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak 2) Bir işi belirlenen zamanda yapamamak Maçı kaçırdım. 3) nsz Zor kullanarak yanında götürmek Kız kaçırmak. 4) Bir daha ele geçmemek üzere yitirmek Fırsatı kaçırdım. 5) Yararlanamamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
koşuculuk — is., ğu Koşucu olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
kovalamak — i 1) Kovmak 2) Kaçanın arkasından koşmak, yakalamaya çalışmak Çoban çocukları, kuşun geldiğini görmüş olacaklar ki kovaladılar. M. Ş. Esendal 3) mec. Bir şeyin arkasına düşüp elde etmeye veya bir sonuca bağlamaya çalışmak, izlemek, takip etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çapağan — yürük, koşucu, sirâtle geçici … Çağatay Osmanlı Sözlük
yürük — aslı yükrük dir, seri , sebükbar, tez reftar, koşucu … Çağatay Osmanlı Sözlük