-
1 kapalı
закры́тый за́мкнутый* * *1) врз. за́пертый, закры́тыйkapalı arazi — закры́тая ме́стность
kapalı elbise — закры́тое пла́тье
kapalı kalmak — а) остава́ться взаперти́; б) остава́ться глухи́м, не реаги́ровать
kapalı sandık — за́пертый сунду́к
kapalı yer — укро́мное ме́сто
kapalı yüz — закры́тое лицо́
kapalı zarf — запеча́танный конве́рт
2) за́мкнутый, обосо́бленныйkapalı bir hayat yaşamak — вести́ за́мкнутый о́браз жи́зни
kapalı büyümek — расти́ в четырёх стена́х, воспи́тываться затво́рником
kapalı çevrede yetişmek — воспи́тываться в обосо́бленной изоли́рованной среде́
3) кры́тый (о стадионе, рынке и т. п.)4) па́смурный, хму́рый, тума́нный тж. перен.kapalı bir anlatım — тума́нное объясне́ние
gökyüzü kapalı ydı — не́бо бы́ло хму́рым
5) та́йный, секре́тныйkapalı geçmek — не каса́ться [основно́го вопро́са], обойти́ молча́нием
kapalı olarak görüştüler — они́ встре́тились та́йно
-
2 kapalı
1) закры́тый в разн. знач.; за́пертый2) перен. за́мкнутый, скры́тный3) неопределённый, тума́нный, нея́сный (о речи)4) нея́сный, па́смурный (о погоде)5) с покры́той голово́й (о женщине)◊
kapalı çevre — ко́нтур, очерта́ния◊
-ı kapalı geçmek — обойти́ молча́нием -
3 kapalı
закрытый, крытый, замкнутыйİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı
-
4 kapalı duruşma
закры́тое суде́бное разбира́тельствоkapalı duruşma yapmak — проводи́ть закры́тое суде́бное разбира́тельство / слу́шание де́ла
-
5 kapalı bölge
изоли́рованный райо́н -
6 kapalı çarşı
кры́тый ры́нок -
7 kapalı devre
тех.за́мкнутый цикл, за́мкнутая цепь -
8 kapalı hava
па́смурная пого́да -
9 kapalı kutu
скры́тный ( о человеке) -
10 kapalı oturum
закры́тое заседа́ние -
11 kapalı rejim
закры́тый режи́м -
12 kapalı yer korkusu
мед. клаустрофо́бия, боя́знь за́мкнутого простра́нства -
13 kapalı yüzme havuzu
кры́тый [пла́вательный] бассе́йн -
14 kapalı akaçlama
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı akaçlama
-
15 kapalı alan
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı alan
-
16 kapalı balkon
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı balkon
-
17 kapalı çarşı
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı çarşı
-
18 kapalı devre
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı devre
-
19 kapalı devridaim
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı devridaim
-
20 kapalı drenaj
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > kapalı drenaj
См. также в других словарях:
kapalı — sf. 1) Kapanmış olan, açılmamış, mestur, açık karşıtı 2) Geçilmez durumda olan 3) Çalışma süresi sona ermiş (iş yeri) 4) Başı örtülü (kadın) 5) Açık ve kesin söz kullanmadan söylenen, müphem 6) Gizli, saklı Meclisler, iç tüzük hükümlerine uygun… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Kapalı Çarşı — Das Beyazit Tor, Eingang zum Großen Basar Hauptweg ( … Deutsch Wikipedia
Kapali Carsi — Das Beyazit Tor, Eingang zum Großen Basar Hauptweg (Kalpakçılar Başı Caddesi) vom Großen Basar Der Kapalı Çarşı (etwa „überdachter Markt“), im Deutschen „Großer Basar“ oder „Großer ged … Deutsch Wikipedia
kapalı kutu — sf. 1) İçindekini belli etmeyen, sır saklayan (kimse) Bu kızdan şirket hakkında malumat almak kolay olmayacak. Kâfir kapalı kutu. H. Taner 2) Niteliği gizli kalan Ne dediği bilinmez, anlaşılmaz kapalı kutu şiirleri öpüp başımıza koymak lazım… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı duruşma — is., huk. Mahkemede görevlilerden ve orada bulunmak üzere özel izin alanlardan başkasının bulunmadığı duruşma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kapalı duruşma yapmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı oturum — is., huk. Gizli celse Türkiye Büyük Millet Meclisi ... kapalı oturumlar yapabilir... Anayasa … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı toplum — is., top. b. Dış dünya ile her türlü ilişkisini kesmiş olan kendine yeterli insan topluluğu Bizim ilk romancılarımız, kapalı toplum düzeninin çelişkilerini ancak bilinçsizce saptayabiliyorlardı. S. İleri … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı tribün — is., sp. Spor karşılaşmalarında seyircileri yağmurdan ve güneşten korumak için üstü kapalı olarak yapılmış bölüm … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı yer korkusu — is., tıp Dar ve kapalı yerlerde duyulan kaygı veya korku, klostrofobi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı yüzme havuzu — is. Kapalı bir mekân içine alınmış, suyu ısıtılan, yüzme sporunun yapıldığı havuz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapalı olmak — 1) iş yapmamak 2) ilgisiz kalmak Nedim i beğenmeyenler bu şenlikli dünyaya kapalı olanlardır. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük