-
1 kafası iyi
-
2 kafası çatlak
\kafası çatlak olmak einen Sprung in der Schüssel haben -
3 kafası boş
-
4 kafası dumanlı
benebelt -
5 distribütör kafası
auto Verteilerkappe f -
6 köylü kafası
( pej) Bauernverstand m -
7 kafa
kafa Kopf m; Schädel m; fig Köpfchen n (Verstand);kafa dengi Gesinnungsgenosse m;kafa işçisi Kopfarbeiter m, -in f;kafa patlatmak sich (D) den Kopf zerbrechen;kafa sallamak zu allem ja sagen;-e kafa tutmak sich auflehnen gegen A;kafa tutucu Trotzkopf m;-e kafa yormak sich (D) den Kopf zerbrechen über A;-in kafası bozulmak fig aus der Haut fahren;-in kafası işlemek nicht auf den Kopf gefallen sein;-in kafası şişmek fig einen schweren Kopf haben;-i kafasına koymak sich (D) etwas ( oder es) in den Kopf setzen (zu …);-in kafasına vurmak Wein jemandem in den Kopf steigen;-i kafasında tutmak behalten A, nicht vergessen A;kafasını kadırmak sein Haupt erheben;kafasını taştan taşa çarpmak sich (D) an die Brust schlagen;kafayı çekmek fam sich besaufen;ucuz yoldan kafayı bulma fam Flatratesaufen n -
8 kafa
kafa s\kafa dinlemek abschalten, sich entspannenbirini \kafa kola almak ( fig) jdn auf den Arm nehmen\kafa yormak ( fam) sich den Kopf zerbrechen\kafadan atmak ( fam) erfinden\kafadan kontak olmak ( fam) einen Dachschaden haben\kafanı bir işletsene! denk doch mal scharf nach!\kafası dumanlı ( fam) benebelt\kafası durmak nicht mehr denken könnenbir şeyi \kafasından çıkarmak sich etw aus dem Kopf schlagen\kafasını taştan taşa çarpmak ( fig) (etw) bitter bereuenbirinin \kafasını uçurmak jdm den Kopf abschlagenbir şeyi \kafaya koymak sich etw in den Kopf setzen\kafayı çalıştırmak scharf nachdenken\kafayı çekmek (sl) sich besaufen\kafayı işletmek scharf nachdenken\kafam kazan oldu ( gürültüden) mir brummt der Kopf; ( zihni yorulmak) mir raucht der Kopf, mir brummt der Schädel -
9 dağılmak
-
10 dumanlı
-
11 dumanlı
См. также в других словарях:
kafası kazan (gibi) olmak — kafası şişmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası bulutlu — sf. Sarhoş Kaptan o akşam geç dönmüş, kafası yarı bulutluydu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası dumanlı — sf. 1) Sarhoş 2) Çözemediği karışık düşüncelerle kafası yorgun (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası tembel — sf. Alık, budala, basireti olmayan (kimse) Ben, dedim, senin gibi kafası tembel adam değilim. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası işlemek (veya çalışmak) — aklı, zekâsı yerinde olmak, bir konu üzerinde iyi düşünebilir olmak Hasan ın kafası şimdi üç cepheli işliyordu. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası sersem sepet (olmak) — gürültü ve uğultudan zihni yorulmuş (olmak) Uzun bir otobüs yolculuğundan sonra, yorgun, uykusuz, kafası sersem sepet girdiği için kasabaya, henüz pek bir şeyin farkında değildi. E. Bener … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası boş — sf. Cahil … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası çatlak — sf., ğı Yarı deli, aptal (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası iyi — sf., argo Sarhoş … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası kıyak — sf., ğı, argo Sarhoş … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafası kontak — sf., ğı, argo Deli, çıldırmış, çılgın (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük