Перевод: с турецкого на все языки

со всех языков на турецкий

ihmâl

  • 41 aksatmak

    1. Axsatmaq
    2. Maniə yaratmaq; yubatmaq
    3. İhmal etmək

    Türkcə-Azərbaycanca İzahlı Tibb lüğəti > aksatmak

  • 42 ağır

    I adj
    1) ( hafif karşıtı) schwer
    \ağır basmak ( ağırlığı fazla gelmek); Übergewicht haben; ( fig) schwer wiegen, überwiegen, ins Gewicht fallen, zu Buche schlagen
    \ağır bir hastalık eine schwere Krankheit
    \ağır çekmek Gewicht haben
    \ağır gelmek ( gücüne gitmek) kränken; ( yapılması güç gelmek) schwerfallen
    \ağır su chem schweres Wasser
    2) ( fig) ( davranışları yavaş olan) schwerfällig
    \ağır aksak yürümek/gitmek sich schleppen
    3) ( vahim) schwer; ( şüphe) dringend
    \ağır hasta/yaralı olmak schwer krank/verletzt sein
    4) ( bunaltıcı) bedrückend
    5) ( yavaş) langsam
    \ağır ol! langsam!
    6) (\ağırbaşlı) besonnen; ( ciddi) ernst
    7) ( sindirimi güç) schwer, schwer verdaulich
    8) ( uyku için) tief
    9) ( kırıcı) kränkend, verletzend
    \ağır söylemek verletzende Worte sagen
    bir şey ağrına gitmek etwas schwer nehmen
    10) ( güç işiten) schwerhörig; ( sağır) taub
    bir kulağı \ağır an einem Ohr ist er taub
    11) jur ( ihmal) grob
    II s sport (\ağır sıklet) Schwergewicht nt

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > ağır

  • 43 boşlamak

    vt
    1) ( bırakmak) verlassen
    2) ( ihmal etmek) vernachlässigen

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > boşlamak

  • 44 savsaklamak

    vt ( geciktirmek) verzögern; ( ihmal etmek) vernachlässigen

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > savsaklamak

  • 45 terk

    terk s
    1) ( bırakma) Aufgabe f, Verlassen nt
    \terk etmek aufgeben, verlassen
    fareler batan gemiyi \terk ediyor die Ratten verlassen das sinkende Schiff
    kocasını \terk etti sie hat ihren Mann verlassen
    mevzii \terk etmek mil das Feld räumen
    2) ( vazgeçme) Verzicht m
    \terk etmek ( vazgeçmek) verzichten (auf); ( salıvermek) aussetzen
    3) ( ihmal) Vernachlässigung f
    \terk etmek vernachlässigen

    Sözlük Türkçe-Almanca kompakt > terk

  • 46 ağır

    "1. heavy; mil. heavy. 2. heavy, difficult (work). 3. serious, difficult (problem). 4. serious, grave (sickness, wound). 5. stuffy, oppressive; smelly. 6. cutting, hurtful, offensive. 7. slow; ponderous. 8. slowly; ponderously. 9. thick, viscous. 10. valuable, precious. 11. indigestible, rich, heavy (food). - adam 1. man who acts slowly. 2. man who is slow to respond, lazy man. 3. serious-minded man. - ağır 1. slowly. 2. (to weigh) at the very most. - aksak very slowly and irregularly. - almak /ı/ to proceed slowly (with). -dan almak /ı/ not to show any interest in, appear uninterested in, appear reluctant to do (something). - basmak 1. to be heavy. 2. to have a strong influence, be influential, have weight. 3. to be important, be given weight, have priority. 4. /ı/ to oppress (as a nightmare). - canlı lazy, inactive, sluggish. - ceza a major punishment. - ceza mahkemesi criminal court for major cases. - çekmek to be heavy; to show a heavy weight (on a scale). - davranmak to act slowly, move slowly. - ezgi, fıstıki makam colloq. slowly, taking one´s time, ponderously. - gelmek /a/ 1. to offend, hurt, touch (one´s) honor. 2. to seem or be too difficult (for). -ına gitmek /ın/ to offend, hurt (one´s) feelings. - hapis cezası imprisonment for five years or more. - hastalık serious disease. - ihmal law gross negligence. - iş hard work. - işçi slang prostitute, whore. - işitmek/duymak to be hard of hearing. - kaçmak (for a joke, remark) to be unkind. - kanlı 1. slow, inactive, sluggish. 2. repulsive, unattractive. - kayıp heavy casualties. - konuşmak to say some hard things, speak harsh words. - ol. 1. Go slowly. 2. Take it easy./Calm down./Keep your cool. - oturmak to behave with dignity. - para cezası law fine. - sanayi heavy industry. - sıklet sports heavyweight. - söz hard word, harsh word; hard words, harsh words. - su chem. heavy water. - top big gun, important person, powerful person. - uyku deep sleep. - yaralı seriously wounded, gravely injured. "

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > ağır

См. также в других словарях:

  • ihmal — is., li, Ar. ihmāl Gereken ilgiyi göstermeme, boşlama, savsaklama, savsama, önem vermeme Ama ben yaşımın toyluğuna kapılmış, ufak tefek ihmaller bulmuştum bu tercümede. Y. Z. Ortaç Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller ihmal edilmek ihmal etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ihmal etmek — savsamak, savsaklamak, boşlamak, önem vermemek İstanbul a inerken eldiven ve baston kullanmayı da ihmal etmez. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ihmâl — (A.) [ لﺎﻤها ] önemsememe, savsaklatma …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • IHMAL — Saçak yapmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • İHMAL — Ehemmiyet vermemek. Yapılması lâzım bir işi sonraya bırakma. Dikkatsizlik. Başlayıp bırakmak. Terk etmek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ihmal — dikkatsizlikten ve özensizlikten kaynaklanan kusur; savsaklama; gerekli özeni göstermeme …   Hukuk Sözlüğü

  • ihmal edilmek — unutulmak, yok sayılmak, kaldırılmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kapıp koyuvermek — ihmal etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yubalmak — ihmal edilmek, yüzüstü b ırakılmak, üzerinde durulnnamak III, 76 karışmak III, 76bkz: burbâşmak, yubanmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • yubamak — ihmal etmek, yüzüstü b ırakmak, üstüne düşmemek. III, 86bkz: burbamak, buybamak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • MÜHMEL — İhmâl edilmiş. Bırakılmış. Kıymet verilmemiş. Bakılmamış. * Mânasız ve boş söz, cümle. Sonraya atılmış. * Boşlanmış. * Edb: Noktasız harf, noktasız harflerle yazılmış olan. * Ebcedde: Noktasız harflerin hesabı ile çıkan tarih …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»