-
1 giydirme
giydirme s2) çocuğu \giydirmesi tam bir saat sürdü es dauerte genau eine Stunde, bis er das Kind angezogen hatte -
2 giydirme
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > giydirme
-
3 giydirme
n. dressing, vesting* * *dressing (n.) -
4 giydirme
ντύσιμο, ένδυση -
5 giydirme
dressing -
6 giydirme cam cephe
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > giydirme cam cephe
-
7 giydirme duvarı
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > giydirme duvarı
-
8 giydirme gereci
cladding material -
9 taç giydirme töreni
coronation -
10 taç giydirme
n. enthronement -
11 витраж фасада здания
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > витраж фасада здания
-
12 навесная стена
giydirme cephe, perde duvarТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > навесная стена
-
13 cladding material
giydirme gereci -
14 dressing
giydirme; giyinme kusanma; pansuman, sargi; salça, mayonez, sos, vb. yemek malzemesi -
15 cladding material
giydirme gereci -
16 dressing
n. giyme, giydirme, salata sosu, sos, apre, terbiye, dolma harcı, pansuman, sargı, gübre, yapının dış kısmı, pervaz* * *1. giydirme (n.) 2. giyin (v.) 3. giyerek (prep.)* * *1) (something put on as a covering: We gave the rose-bed a dressing of manure.) üste serpilen şey2) (a sauce added especially to salads: oil and vinegar dressing.) sos3) (a bandage etc used to dress a wound: He changed the patient's dressing.) sargı -
17 обшивка
kaplama, giydirme, plakaj, örtü, gömlek, iksa- обшивка деревянным обшивочным материалом
- обшивка досками
- обшивка металлом
- обшивка стены
- внутренняя обшивка
- двойная обшивка
- наружная обшивкаТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > обшивка
-
18 cephe
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > cephe
-
19 duvar
стена, забор, ограда- duvar inşa etmek
- duvar örmek
- ağırlık istinat duvarı
- ana duvar
- ara duvar
- aralama duvarı
- ateş duvarı
- bahçe duvarı
- basamaklı kalkan duvarı
- beton duvar
- bir tuğla duvar
- boşluklu duvar
- bölme duvar
- cam duvar
- cephe duvarı
- çatkılı duvar
- çevre duvarı
- çiğ tutucu duvar
- çit duvarı
- dayanma duvarı
- dış duvar
- diafram duvarı
- dişli kalkan duvarı
- giydirme duvarı
- iç duvar
- içi boş duvar
- iskeletli duvar
- istinat duvarı
- kafes yapılı duvar
- kale duvarı
- kalkan duvarı
- korkuluk duvarı
- kör duvar
- moloz taşı duvarı
- müşterek duvar
- omuzlama duvarı
- ortak duvar
- ön duvar
- palplanş duvar
- perde duvar
- rıhtım duvarı
- sağır duvar
- seki duvar
- sıvalı duvar
- subasman duvarı
- taş duvar
- taşıyıcı duvar
- taşıyıcı olmayan duvar
- temel duvar
- tuğla bölme duvarı
- tuğla duvar
- tutma duvarı
- yan duvar
- yangın duvarı
- yarım tuğla duvar
- yontma taş duvarİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > duvar
-
20 coronation
n. taç giyme, taç giyme töreni* * *taç giydirme töreni* * *[korə'neiʃən](the act or ceremony of crowning a king or queen.) taç giyme töreni
- 1
- 2
См. также в других словарях:
giydirme — is. Giydirmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
giydirilmek — nsz Giydirme işi yapılmak Odaya, piyade zabiti gibi giydirilmiş küçük bir çocuk girdi. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
giydiriş — is. Giydirme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAKMİS — (Kamis. den) Gömlek giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TECFİF — (Ceff. den) Kurutma veya kurutulma. * Cübbe giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEDRİ' — Zırh giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEDRİ-İ CÜYUŞ — Askerlere zırh giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEKLİL — (İklil. den) Taç giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TETVİC — (C.: Tetvicât) Tac giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEVŞİH — (Vişah. dan) (C.: Tevşihât) Süslü elbise giydirme. Süsleme veya süslendirme. * Kur ân ı Kerimi usul ve kaidelerine göre okuma. * Bir kimseye mücevher gerdanlık takmak. * Ist: Bir eseri, büyük bir adamın adıyla süsleme. Eski ilim adamları, bazı… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İHDAR — (Hadr. dan) Tıb : Bir organın hissini iptal etme, uyuşturma. * Kızı yaşmaklandırma, ferace giydirme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük