-
1 ganimet
n. booty, plunder, spoil, godsend, capture, loot, pillage, prize, trophy* * *1. booty 2. trophy 3. loot (n.) -
2 ganimet
spoils, booty, loot, plunder, trophy, capture -
3 ganimet
",-ti spoils, booty, loot. - almak /ı/ to seize, capture. - bilmek /ı/ to look on (an occasion) as a godsend; to seize (an opportunity)." -
4 ganimet almak
v. capture, seize, make prize of, prize -
5 ganimet olarak almak
v. pillage -
6 ganimet olarak elde edilen para
n. prize moneyTurkish-English dictionary > ganimet olarak elde edilen para
-
7 fırsatı ganimet bilmek
v. seize the opportunity -
8 fırsatı ganimet bilmek
to seize the opportunity -
9 fırsat
",-tı opportunity, chance; occasion. - aramak to look for a chance, seek an opportunity. - beklemek to wait for an opportunity. - bilmek /ı/ to take advantage of (the circumstances). - bu fırsat. This is my/your/his golden opportunity. - bulmak to find an opportunity. - düşkünü (one) awaiting an opportunity to do someone evil. - düşmek to have an opportunity open up. -ını düşürmek to find a way. -ı ganimet bilmek/saymak to seize the opportunity. - gözlemek to be on the lookout for an opportunity. - her vakit ele geçmez. proverb Opportunity only knocks once. -tan istifade taking advantage of an opportunity. -ı kaçırmak to miss the opportunity. -ı kaçırmamak to take advantage of the opportunity. - kollamak to be on the lookout for an opportunity. - vermek /a/ to give (someone) an opportunity. - yoksulu one who would do evil if he had a chance. "
См. также в других словарях:
ganimet — is., Ar. ġanīmet 1) Savaşta düşmandan zorla ele geçirilen mal 2) Bir rastlantı sonucu ele geçen kazanç veya imkân 3) Yağma sonrasında elde kalan mal, çalıntı … Çağatay Osmanlı Sözlük
ganîmet — (A.) [ ﺖﻤﻴﻨﻏ ] 1. savaşta düşmandan alınan her türlü eşya. 2. bedelsiz kazanç … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
GANİMET — Harpte düşmandan alınan mal. * Çalışmaksızın ele geçen nimet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
fırsatı ganimet bilmek — çıkan fırsattan en iyi biçimde yararlanmak Fırsatı ganimet bilen İbrahim Ağa, soluğu doğru Eminönü nde aldı. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
MUGTENEM — (Ganimet. den) Ganimet olarak alınmı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUGTENİM — Ganimet olarak alan. Bedava alan. Ganimet bilen … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİGNAM — Ganimet araştırmak, ganimet isteklisi olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tuyumluk — ganimet; mübarek, deyerli … Çağatay Osmanlı Sözlük
FEY' — Ganimet. Harbde elde edilen mal. * Rücu . * Haraç. * Zeval vaktinden sonraki gölge. (Bak: Fey i zeval FEY (FEY A) Her nesnenin evveli … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GANAİM — (Ganimet. C.) Harpte ele geçen mallar. Ganimetler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GANİM — Ganimet alan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük