Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

gücendirmek

См. также в других словарях:

  • gücendirmek — i Gücenmesine yol açmak, gönlünü kırmak, incitmek Bazı şairleri kırmaktan, gücendirmekten çekindiğimden değil, haksızlık olacağına inandığımdan başvurmuyorum bu yola. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • acığlantırmak — gücendirmek, igzab etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gücendirme — is. Gücendirmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kırmak — i, ar 1) Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak Taşları kırmak. Bardağı kırmak. 2) İri parçalara ayırmak 3) nsz Belirli bir biçimde katlamak Forma kırmak. 4) Öldürmek, yok olmasına neden olmak Bu yıl soğuk hayvanları kırdı. 5) Bir şeyin… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yaralamak — i 1) Silah, bıçak vb. bir araçla yara açmak Kocaman bir bıçağı kuşağının arasından çıkarıp Seher i böğründen yaraladı. S. F. Abasıyanık 2) mec. Gücendirmek, incitmek, kırmak Gururunu yaraladılar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zülfüyâre dokunmak — hatırlı, güçlü bir kimseyi veya bir makamı gücendirmek, darılmasına yol açmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönül kırmak (veya yıkmak) — birini çok üzecek bir davranışta bulunmak, gücendirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hatırını kırmak — (birinin) üzmek, gücendirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gönül yıkmak — birini çok üzecek bir davranışta bulunmak, gücendirmek, gönül kırmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • KATB — (Katub) Daim çatık çehreli, ekşi yüz. * Bir kimseyi darıltmak, gücendirmek. * Birikmek, biriktirmek, doldurmak. * Dolu çuval taşımak, götürmek için hazırlamak. * Arslan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»