-
1 выход
çıkış; çekilme,istila; üretim* * *м1) ( действие) çıkma, çıkış; ayrılma, çekilme, istifa (etme) ( из организации)вы́ход из пике́ — ав. dalıştan çıkış
пра́во вы́хода из догово́ра — anlaşmadan çekilmek hakkı
вы́ход из кри́зиса — bunalımdan çıkış
вы́ход на орби́ту — yörüngeye oturma
2) çıkış (yeri); kapı; mahreç (-ci)из э́той пеще́ры два вы́хода — bu mağaranın iki çıkışı var
в за́ле три вы́хода — salonun üç kapısı var
у страны́ нет вы́хода к мо́рю — ülkenin denize mahreci yok
3) перен. (из затруднения и т. п.) çıkar yol, çıkış yolu, çareнайти́ вы́ход (из положе́ния) — çıkış yolunu bulmak, çaresini bulmak
ино́го вы́хода у нас нет — başka çaremiz yok
э́то - не вы́ход (из положе́ния) — bu, çıkar yol değildir
4) (книги, журнала и т. п.) çıkma5) ( продукции) üretimвы́ход зерна́ с (ка́ждого) гекта́ра — hektar başına tahıl üretimi
••быть на вы́ходах — театр. figüranlık yapmak
знать все ходы́ и вы́ходы — girdisini çıktısını bilmek
-
2 выходной
çıkış; ayrılma,hareket* * *в соч.выходно́й (день) — tatil günü
у нас за́втра выходно́й (день) — yarın tatiliz
выходно́е пла́тье — bayramlık / yabanlık elbise
См. также в других словарях:
figüranlık — is., ğı Figüran olarak çalışma Figüranlık için tiyatroya çok yabancı olmayan birini aramışlar, onu bulmuşlardı. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
ucuza gitmek — basit, kolay, önemsiz olarak değerlendirilmek Tezgâhtarlık, figüranlık derken kendini satmasını bilememiş, ucuza gitmişti. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük