-
1 esmek
-
2 esmek
esmek <- er> wehen; fig toben, wüten; (-e) jemandem in den Sinn kommen, jemandem einfallen, kommen (auf A);bunlar size nereden esti? wie kommen Sie darauf?;aklına eseni söylüyor er/sie sagt, was ihm/ihr (gerade) einfällt -
3 eşmek
-
4 akıl
akıl < aklı> Verstand m (Intelligenz, Geist); Vernunft f (Einsicht); Gedächtnis n, Erinnerung f; Gedanke m; Klugheit f, Weisheit f; Ratschlag m;akıl almaz unbegreiflich, unvorstellbar;akıl danışmak um Rat fragen;akıl defteri Notizbuch n;-e akıl erdirememek nicht begreifen können;-i akıl etmek kommen auf (einen Gedanken);akıl hastalığı Geisteskrankheit f;akıl hastanesi psychiatrische Klinik;akıl hocası scherzh ein schöner Ratgeber;akıl istemek um Rat fragen;akıl kârı iş vernünftig, machbar;akıl kutusu scherzh Alleswisser m, -in f;akıldan çıkarmak sich (D) aus dem Kopf schlagen;akla gelmez unvorstellbar, unwahrscheinlich;akla sığmaz unvorstellbar, immens;akla yakın einleuchtend, plausibel;-i aklı almamak etwas nicht begreifen können;aklı başında vernünftig;aklı başında olmamak nicht logisch denken können;aklı (başından) gitmek aus der Fassung geraten;aklı bokuna karışmak vulg vor Angst den Kopf verlieren;aklı durmak baff sein;-e aklı ermek begreifen (fassen) können (A); verständig werden;b-nin aklı fikri -de jd denkt nur an (A);-i aklı kesmek einsehen;aklı oynamak den Verstand verlieren;-in aklı sıra wie er glaubt;-e aklı yatmak vertrauen (auf A);-in aklına esmek jemandem einfach in den Sinn kommen;aklına gelmek jemandem einfallen, in den Sinn kommen;bş-i aklına koymak sich (D) etwas in den Kopf setzen;bu benim aklıma sığmıyor das will mir nicht in den Kopf;aklına yazmak sich (D) einprägen;-i aklında tutmak sich (D) merken (A); (im Kopf) behalten;-i aklından geçirmek sich (D) etwas durch den Kopf gehen lassen;b-nin aklından geçmek jemandem durch den Kopf gehen;aklını başına almak oder toplamak Vernunft annehmen, zur Einsicht kommen;-in aklını beğenmemek sich mit jemandes Idee nicht anfreunden können;-le aklını bozmak versessen sein (auf A);-in aklını çekmek jemandem abraten, jemandem einen Plan ausreden;b-nin aklını bş-e çelmek jemanden verführen ( oder überreden) zu etwas;aklını oynatmak den Verstand verlieren -
5 esen
esen gesund; klug;şen ve esen froh und munter; → esmek -
6 eser
eser Werk n; Spur f, Anzeichen n;hayat eseri Lebenszeichen n;Türk ve İslam Eserleri Müzesi Museum n der türkischen und islamischen Kunst; → esmek -
7 eşer
-
8 küfür
küfür2: küfür küfür esmek Wind säuseln -
9 püfür
püfür: püfür püfür esmek Wind säuseln -
10 es
es s2) ( fam)bir kimseyi/şeyi \es geçmek jdn/etw übergehen; ( boş vermek) jdn/etw links liegen lassenbir kimseyi/şeyi \es geçerek über jdn/etw hinwego konuyu \es geçti er ließ das Thema weg [o aus] -
11 eser
eser sen küçük bir pişmanlık \eseri bile nicht einmal das geringste Anzeichen von Reue -
12 esme
-
13 küfür küfür
\küfür küfür esen rüzgâr der säuselnde Wind\küfür küfür esmek säuseln -
14 püfür püfür
См. также в других словарях:
esmek — esmek; kalburlayarak savurrnak; uzatmak I, 165 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
eşmek — eşmek; taşmak; (at hakkında) yorga yürümek I, 166 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
esmek — nsz, er 1) Hava bir yönden bir yöne akmak, rüzgâr olmak İki üç günden beri sert bir kış rüzgârı esiyor. A. Haşim 2) e, mec. Yapılması önce düşünülmüş olmayan veya beklenmeyen bir şeyi yapmaya birdenbire karar vermek Bu yolculuk size nereden esti? … Çağatay Osmanlı Sözlük
eşmek — 1. nsz, er At hızlı gitmek 2. i, er 1) Toprağı veya toprak gibi yumuşak bir şeyi biraz kazmak Bereket versin ateş koydu demin komşu kadın. / Üşüyorsan eşiver mangalı, eş, eş de ısın. M. A. Ersoy 2) mec. Araştırmak, incelemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
esmek — 1. istemek 2. üzerine gelmek , biriyle sürekli uğraşmak … Beypazari ağzindan sözcükler
efil efil esmek — yazın rüzgâr yavaş yavaş, serin serin esmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hava fena esmek — ortamla ilgili her türlü şart kötü durumda olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
hava iyi esmek — ortamla ilgili her türlü şart uygun durumda olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yerinde yeller esmek — artık bulunmamak, yok olmak Tepebaşı ndaki Dram Tiyatrosu yandı gitti. Bugün yerinde yeller esiyor. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
aklına esmek — daha önce düşünmemiş olduğu şeyi birden yapmaya karar vermek Merak edecek bir şey yok, aklına esmiş, gelmiş olacak. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
başında kavak yeli esmek — 1) genç sorumluluk duygusundan uzak, zevk, eğlence peşinde koşmak Kocası yaşlı diye genç bir kadının başında kavak yelleri estiğine hükmetmek lazım gelmez. R. H. Karay 2) gerçekleşmeyecek şeyler düşünerek vakit geçirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük