Перевод: со всех языков на турецкий

с турецкого на все языки

eninde+sonunda

  • 1 ultimately

    adv. en sonunda, eninde sonunda
    * * *
    sonunda
    * * *
    adverb (in the end: We hope ultimately to be able to buy a house of our own.) son

    English-Turkish dictionary > ultimately

  • 2 schließlich

    en sonunda
    eninde sonunda

    Deutsch-Türkisch Wörterbuch > schließlich

  • 3 конечный

    sonuncu
    * * *
    1) ( имеющий конец) sonlu; bitimli
    2) son

    коне́чная остано́вка — son durak

    коне́чная цель — nihai amaç

    ••

    в коне́чном счёте / ито́ге — son tahlilde / analizde; eninde sonunda

    Русско-турецкий словарь > конечный

  • 4 sooner or later

    adv. er geç, er ya da geç
    * * *
    er yada geç
    * * *
    (eventually: He'll come home sooner or later, I suppose.) eninde sonunda, bir gün

    English-Turkish dictionary > sooner or later

  • 5 иртәме-соңмы

    er geç, eninde sonunda

    Татарча-Төрекчә сүзлек > иртәме-соңмы

  • 6 kurz

    kurz <kürzer, am kürzesten> [kʊrts] adj
    1) ( zeitlich) kısa;
    ein \kurzer Blick kısa bir bakış;
    ich will es \kurz machen (sözümü) kısa keseceğim;
    mit ein paar \kurzen Worten birkaç kelimeyle;
    über \kurz oder lang eninde sonunda;
    in kürzester Zeit en kısa zamanda;
    \kurz und bündig kısa ve özlü;
    \kurz und gut kısacası, sözün kısası, hülasa;
    \kurz und schmerzlos ( fam) hiç canını yakmadan [o acıtmadan];
    seit \kurzem kısa bir süredir, kısa bir zamandan beri;
    vor \kurzem geçenlerde;
    \kurz entschlossen fazla düşünmeden;
    ich habe ihn nur \kurz gesehen onu kısaca gördüm;
    \kurz darauf kısa bir zaman sonra;
    ich bleibe nur für \kurze Zeit fazla kalmayacağım;
    ich komme \kurz vorbei kısaca bir uğrayacağım, biraz uğrarım;
    \kurz hintereinander peş peşe, kısa aralıklarla
    2) ( räumlich) kısa;
    \kurze Hosen kısa pantolon;
    \kurz vor Köln Köln'den az önce;
    den Kürzeren ziehen ( fam) kozu kaybetmek, sırtı yere gelmek;
    zu \kurz kommen payını alamamak, avucunu yalamak;
    etw \kurz und klein hauen ( fam) bir şeyi paramparça [o hurdahaş] etmek

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > kurz

См. также в других словарях:

  • eninde sonunda — zf. Önünde sonunda Kalıcı olan, iyi niyetli insanların yaşadığı sevgi dolu dünyasıdır eninde sonunda. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»