Перевод: с турецкого на английский

с английского на турецкий

devirmek

  • 1 devirmek

    v. overturn, knock down, take down, down, strike down, capsize, upset, chop down, crumple, cut down, defeat, knock, knock back, knock over, overset, overthrow, quaff off, revolutionize, subvert, tilt, tip, give smth. a tip, topple, topple over
    --------
    devirmek (içki)
    v. shift

    Turkish-English dictionary > devirmek

  • 2 devirmek

    "to overturn, to turn upside down; to upset; to topple; to knock down, to floor; to tip, to tilt to one side; to cut sth down; to overthrow, to subvert, overturn, to bring sb down; to drink down, to toss off, to down, to knock sth back; to lay, to make"

    İngilizce Sözlük Türkçe > devirmek

  • 3 devirmek

    "/ı/ 1. to knock over, turn over, turn upside down; to upset, capsize. 2. to overthrow, overturn, depose, remove from power. 3. to knock back, toss off (a drink) in one go. 4. to tilt (something) to one side. 5. to finish (reading a book)."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > devirmek

  • 4 kesip devirmek

    v. fell
    --------
    kesip devirmek (ağaç)
    v. saw down

    Turkish-English dictionary > kesip devirmek

  • 5 çam devirmek

    drop a brick, drop a clanger, make a faux pas, make a boner

    Turkish-English dictionary > çam devirmek

  • 6 ağaç devirmek

    to fell a tree

    İngilizce Sözlük Türkçe > ağaç devirmek

  • 7 hükümeti devirmek

    to overthrow the government

    İngilizce Sözlük Türkçe > hükümeti devirmek

  • 8 vurup devirmek

    to gun sb down

    İngilizce Sözlük Türkçe > vurup devirmek

  • 9 çam devirmek

    to drop a brick, to drop a clanger, to blunder, to boob

    İngilizce Sözlük Türkçe > çam devirmek

  • 10 devirmemek

    v. (neg. form of devirmek) overturn, knock down, take down, down, strike down, capsize, upset, chop down, crumple, cut down, defeat, knock, knock back, knock over, overset, overthrow, quaff off, revolutionize, subvert, tilt, tip, give smth. a tip, topple, topple over

    Turkish-English dictionary > devirmemek

  • 11 devirmää

    [T devirmek, Az devirmäk, from OT *tägür]: to overturn

    A Concise Gagauz Dictionary with etymologies and Turkish, Azerbaijani and Turkmen cognates > devirmää

  • 12 araba

    "1. carriage, wagon, cart. 2. car, automobile. 3. cartload, wagonload; truckload. -yı çekmek colloq. to clear out, scram. -yı devirmek slang to need ritual cleansing of the body (after intercourse). -sını düze çıkarmak to overcome difficulties and get things running smoothly. -ya koşmak /ı/ to hitch (horses) to a carriage. - kullanmak to drive a car. - oku pole of a carriage. - vapuru car ferry."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > araba

  • 13 hükümet

    ",-ti 1. government. 2. administration; regime. 3. courthouse (building in small cities or towns housing all the major governmental administrative offices). - bunalımı governmental crisis. - darbesi coup d´état. -i devirmek to overthrow the government. - gibi formidably powerful and effective (person): Mürsel hükümet gibi. What Mürsel says, goes. - kapısı (a) government office. - kapısına düşmek to end up having to deal with a government office. - konağı courthouse (building in small cities or towns housing all the major governmental administrative offices). -i kurmak to form a government. - merkezi capital, seat of government. - sürmek to rule, reign; to govern."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > hükümet

  • 14 semer

    1. packsaddle. 2. stout, padded frame (used by a porter to support the load on his back). 3. geol. anticline. 4. slang buttocks, backside, rear end. -i devirmek colloq. to sprawl on one´s back. - vurmak /a/ to put a packsaddle on (an animal).

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > semer

  • 15 çam

    1. pine, pine tree. 2. pine, made of pine. - devirmek 1. to put one´s foot in it, put one´s foot in one´s mouth, make a tactless or embarrassing mistake. 2. to upset the applecart, ruin something that was going fine. - iğnesi/pürü pine needle. - yarması 1. big and brawny, big and burly, husky. 2. big and brawny person, (a) husky. - yarması gibi big and brawny, big and burly, husky.

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > çam

См. также в других словарях:

  • devirmek — i 1) Ayakta veya dik duran bir şeyi düşürmek, yatay duruma getirmek Ağacı devirmek. Masayı devirmek. 2) mec. Bir yönetim organının veya başkanının yönetim gücünü zorla elinden almak Başkanı devirmek. 3) mec. Bütünüyle içmek Birinci, ikinci ve… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kazan kaldırmak (veya devirmek) — tar. 1) yeniçeriler yemek pişirilen kazanı devirerek ayaklanmak, isyan etmek İkide birde kazan deviren yeniçerilerin dışında askerlikte talim ve terbiye esaslarına göre Avrupai bir nizam ile askerliğimizin ihdası pek hayırlı olmuştu. A. Ş. Hisar… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tepetakla etmek (veya devirmek) — birinin toplumsal veya ekonomik durumunu bozmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çam devirmek — karşısındakine dokunacak veya kötü bir sonuç doğuracak söz söylemek Bu hoppa oğlan, karısına ne diller dökecek, ne potlar kıracak, ne çamlar devirecekti. H. R. Gürpınar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • semeri devirmek — eşek gibi kabaca yatmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dağ (veya dağları) devirmek — çok zor işleri başarmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hükûmeti devirmek — zor kullanarak devlet yönetiminde değişiklik yapmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözlerini devirmek — öfke ile bakmak Şerbetçide temiz bardak bulamayan müşteri, gözlerini devire devire bağırıyor. Ç. Altan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aşağı almak — devirmek, yıkmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çam — is., bit. b. Çamgillerin örnek bitkisi olan, dört mevsim yeşil kalabilen, iğne yapraklı, yurdumuzda birçok türü yetişen bir orman ağacı (Pinus) Birleşik Sözler çam balı çam bölmesi çam fıstığı çam sakızı çam yarması çam yeşili …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dağ — 1. is., Far. dāġ 1) Kızgın bir demirle vurulan damga, nişan 2) İyileştirmek için vücudun hastalıklı bölümüne kızgın bir araçla yapılan yanık 3) mec. Büyük üzüntü, acı Birleşik Sözler gözdağı 2. is. Yer kabuğunun çıkıntılı, yüksek, eğimli… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»