-
1 derinlik
-
2 derinlik
-
3 derinlik
- delik derinliği
- don etki derinliği
- don tesir derinliği
- efektif derinlik
- etkili derinlik
- faydalı derinlik
- hendek derinliği
- kazık çakma derinliği
- kazma derinliği
- kesme derinliği
- kritik derinlik
- oda derinliği
- ortalama derinlik
- penetrasyon derinliği
- temel derinliğiİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > derinlik
-
4 derinlik
(-ği)в разн. знач. глубина́derinlikine — в глубину́
derinlik almak — воен. рассредото́чиваться в глубину́
derinlikine dağılma — воен. рассе́ивание по да́льности
derinlikine kâdemelenmek — воен. эшелони́роваться в глубину́
derinlik kültesi или derinlik taşı — геол. глуби́нная поро́да
Afrikanın derinliklerinde — в де́брях А́фрики
-
5 derinlik
-
6 derinlik
тирәнлек -
7 derinlik
n. depth, abyss, deep, deepness, perspective, profoundness, profundity* * *1. deepness 2. depth 3. profoundness 4. profundity 5. reconditeness -
8 derinlik
kûrahî--------kûrayî -
9 derinlik
Dərinlik -
10 derinlik
икууагъэ -
11 derinlik
عماقةعمقغورغوطقرارةمنخفض -
12 derinlik
1. غور [غَوْر]Anlamı: bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı2. غوط [غَوْط]Anlamı: bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı3. قرارة [قَرَارَة]Anlamı: bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı4. منخفض [مُنْخَفَض]Anlamı: bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı5. عماقة [عَمَاقَة]Anlamı: bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı6. عمق [عُمْق]Anlamı: bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı -
13 derinlik
"depth; deepness; profundity" -
14 derinlik
"1. depth; depths. 2. profundity. 3. the distant past. 4. distance from the front to the back (of a military unit)." -
15 derinlik kayaçları
-
16 derinlik ölçeri
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > derinlik ölçeri
-
17 derinlik dozu
depth dose -
18 derinlik dümeni
horizontal rudder -
19 derinlik göstergesi
water line -
20 derinlik ölçer
1. depth finder 2. depth gauge
См. также в других словарях:
derinlik — is., ği 1) Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı 2) fiz. Bir cismin en ve boy dışındaki üçüncü boyutu 3) Bulunulan yere göre uzakta olan yer Ormanın derinliklerinden bir ses geldi. 4) mec. Özüne inerek ayrıntılı bir biçimde kavrama… … Çağatay Osmanlı Sözlük
derinlik kayaçları — is., ç., jeol. Yer kabuğunun derinlerinde, büyük kütleler biçiminde katılaşmış magma kayaçları … Çağatay Osmanlı Sözlük
derinlik ölçümü — is., den. Okyanus derinliğinin veya yüksekliğinin özel bir aletle belirlenmesi işlemi, batimetri … Çağatay Osmanlı Sözlük
KAARET — Derinlik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MAAKAT — Derinlik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AMAKA — Derinlik. * Iraklık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GAMR — Derinlik, suyun derinliği. Çok su, büyük deniz. * Uzun, geniş libas. * Cehalet, gaflet. * Şiddet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
GIYABE — Derinlik, dip … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KA'R — Derinlik. Dip. Her şeyin dibi. Nihâyet. * Yemeği dipten yemek. * Çalmak. koparmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
UMK — Derinlik. Dibi derin. * Kuyu veya denizin derinliği … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Ahmet Davutoğlu — Minister of Foreign Affairs Incumbent Assumed office 1 May 2009 President Abdullah Gül … Wikipedia