Перевод: со всех языков на арабский

с арабского на все языки

düzensiz

  • 1 düzensiz

    مبعثر

    Türkçe-Arapça Sözlük > düzensiz

  • 2 düzensiz

    مبعثر [مُبَعْثَر]
    Anlamı: düzeni olmayan, tertipsiz, intizamsız

    Türkçe-Arapça Sözlük > düzensiz

  • 3 bant

    1. رباط [رِبَاط]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    2. ربطة [رَبْطَة]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    3. رفادة [رِفَادَة]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    4. شريطة [شَرِيطَة]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    5. ضماد [ضِمَاد]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    6. ضمادة [ضِمَادَة]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    7. عصاب [عِصَاب]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    8. عصابة [عِصَابَة]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    9. كماد [كِمَاد]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit
    10. لفافة [لِفَافَة]
    Anlamı: düzensiz yassı bağ, şerit

    Türkçe-Arapça Sözlük > bant

  • 4 ahenksiz

    1. متضاد [مُتَضَادّ]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    2. متضارب [مُتَضَارِب]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    3. متعارض [مُتَعَارِض]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    4. متغاير [مُتَغَايِر]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    5. متفاوت [مُتَفَاوِت]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    6. متنافر [مُتَنَافِر]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    7. متناقض [مُتَنَاقِض]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan
    8. مغاير [مُغَايِر]
    Anlamı: uyumsuz, düzensiz olan

    Türkçe-Arapça Sözlük > ahenksiz

  • 5 tertipsiz

    1. مبعثر [مُبَعْثَر]
    Anlamı: düzensiz
    2. مبلبل [مُبَلْبَل]
    Anlamı: düzensiz
    3. متبلبل [مُتَبَلْبِل]
    Anlamı: düzensiz
    4. مختلط [مُخْتَلِط]
    Anlamı: düzensiz
    5. مختل [مُخْتَلّ]
    Anlamı: düzensiz
    6. مخلط [مُخَلَّط]
    Anlamı: düzensiz
    7. مشوش [مُشَوَّش]
    Anlamı: düzensiz
    8. مضطرب [مُضْطَرِب]
    Anlamı: düzensiz

    Türkçe-Arapça Sözlük > tertipsiz

  • 6 derbeder

    1. تائه [تائِه]
    2. تاله [تَالِه]
    3. حائر [حائِر]
    4. ذاهل [ذاهِل]
    5. مذهول [مَذْهُول]

    Türkçe-Arapça Sözlük > derbeder

  • 7 savruk

    1. متقاعس [مُتَقَاعِس]
    Anlamı: aklını işine vermeyen, düzensiz, dağınık kişi
    2. متهاون [مُتَهَاوِن]
    Anlamı: aklını işine vermeyen, düzensiz, dağınık kişi
    3. مقصر [مُقَصِّر]
    Anlamı: aklını işine vermeyen, düzensiz, dağınık kişi
    4. مهمل [مُهْمِل]
    Anlamı: aklını işine vermeyen, düzensiz, dağınık kişi

    Türkçe-Arapça Sözlük > savruk

  • 8 kararsız

    1. سدر [سَدِر]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    2. متحول [مُتَحَوِّل]
    Anlamı: düzensiz, istikrarsız
    3. متخطر [مُتَخَطِّر]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    4. متذبذب [مُتَذَبْذِب]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    5. متراوح [مُتَرَاوِح]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    6. مترجح [مُتَرَجِّح]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    7. متردد [مُتَرَدِّد]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    8. متقلب [مُتَقَلِّب]
    Anlamı: düzensiz, istikrarsız
    9. مذبذب [مُذَبْذَب]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    10. مهفوت [مَهْفُوت]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    11. هائم [هائِم]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit
    12. هيوم [هَيُوم]
    Anlamı: kararı olmayan, müterddit

    Türkçe-Arapça Sözlük > kararsız

См. также в других словарях:

  • düzensiz — sf. 1) Düzeni olmayan veya düzeni bozuk, karışık, tertipsiz, intizamsız, gayrimuntazam Düzensiz nüfus artışı sadece yoksulluğu artırmaya yarıyor. H. Taner 2) Sistemsiz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • zallazort — düzensiz …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • galdır guldur — düzensiz, plansız, rastgele …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • ağır aksak — sf., ğı 1) Yavaş 2) zf. Yavaş ve düzensiz bir biçimde 3) mec. Kesintili, düzensiz 4) is., müz. Klasik Türk müziğinde bir usul Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dersiz topsuz — sf. 1) Düzensiz, karmakarışık 2) zf. Düzensiz, karmakarışık bir biçimde Zihni disiplinden yoksundur, işine geldiği gibi dersiz topsuz, çelişki içinde konuşur. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • plansız programsız — sf. 1) Düzensiz, belli bir yönteme bağlı kalmayan 2) zf. Düzensiz, belli bir yönteme bağlı kalmaksızın Bu sefer plansız programsız hareket edelim. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tertipsiz — sf. 1) Dağınık, düzene konmamış, düzensiz 2) Savruk, dağınık, intizamsız (kimse) 3) zf. Düzensiz bir biçimde …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • helictite —    1. Generally small variety of stalactitic calcite growth that is twisted and contorted with no apparent regard for gravity. Helictites form on cave walls, ceilings, and on stalactites. The growth develops as seepage water loses carbon dioxide… …   Lexicon of Cave and Karst Terminology

  • ahenksiz — sf. 1) Uyumsuz, düzensiz 2) Eğlencesiz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • alaturka — sf., İt. alla turca 1) Eski Türk gelenek, görenek, töre ve hayatına uygun, Doğuluca, alafranga karşıtı Alaturka yemek. 2) Bu töre ve hayatı benimsemiş (kimse) 3) is. Alaturka saat Biz, alaturka 10 sularında mektepten çıkardık. F. R. Atay 4) mec.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • aritmik — sf., ği, Fr. arythmique Ritimli olmayan, düzensiz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»