-
1 вертеть
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > вертеть
-
2 выворачивать
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > выворачивать
-
3 перевертывать
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > перевертывать
-
4 переворачивать
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > переворачивать
-
5 вертеть
döndürmek,çevirmek* * *1) ( вращать) döndürmek, çevirmekверте́ть в рука́х что-л. — (elinde) evirip çevirmek
не верти́ голово́й! — başını (sağa sola) oynatma!
2) перен., разг. ( распоряжаться)она́ вертит им, как хо́чет — kadın onu parmağında oynatır ona takla attırır
он вертел все́ми дела́ми — tüm işleri çekip çevirirdi
-
6 вращать
-
7 закружить
-
8 вращать
döndürmek, çevirmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > вращать
-
9 вернуть
geri vermek,iade etmek; geri almak; döndürmek* * *сов.1) geri vermek, iade etmekверну́ть долг — borcunu vermek
статью верну́ли (из редакции) — yazıyı geri çevirdiler
2) ( получить обратно) geri almakверну́ть свои́ деньги — parasını çıkarmak
верну́ть утра́ченное — yitirdiğini geri almak
верну́ть себе́ зва́ние чемпио́на — şampiyonluk unvanını geri almak
верну́ть утра́ченные пози́ции — kaybettiği mevzileri yeniden elde etmek
3) ( заставить возвратиться) döndürmekверну́ть с полпути́ — yarı yoldan döndürmek
4) в соч.верну́ть к жи́зни — hayata döndürmek / iade etmek
верну́ть кому-л. здоро́вье — birini sağlığına kavuşturmak
про́шлого не верну́ть — eski günler bir daha dönmez / geri gelmez
-
10 ворочать
oynatmak,döndürmek; çevirmek* * *1) ( передвигать) oynatmak; döndürmek2) перен., разг. ( управлять) çevirmekворо́чать дела́ми — işleri çevirmek
-
11 оборачивать
1) ( поворачивать) çevirmek2) перен. döndürmekоберну́ть де́ло в свою́ по́льзу — işi kendi lehine döndürmek
-
12 оздоровлять
несов.; сов. - оздорови́ть2) перен. sağlıklı bir duruma getirmek; normale döndürmekоздорови́ть междунаро́дную обстано́вку — uluslararası durumu normale döndürmek
-
13 повертывать
несов.; сов. - поверну́ть1) çevirmek, döndürmekпове́ртывать ключ (в замке́) — anahtarı çevirmek / döndürmek
я поверну́л го́лову на звук — başımı sesin geldiği tarafa çevirdim
2) sapmak; dönmekпове́ртывать напра́во — sağa sapmak / çark etmek
поверну́ть за́ угол — köşeyi / köşeden dönmek
3) перен. çevirmekпыта́ться поверну́ть ход исто́рии вспять — tarihin akışını tersine çevirmeyi denemek
-
14 возвращать
geri vermek,iade etmek,geri göndermek* * *лека́рство возвраща́ет ему́ си́лы — ilaç ona eski gücünü kazandırıyor
2) ( получать обратно) yeniden kavuşmak / kazanmak3) ( заставлять вернуться) döndürmek••возврати́ть что-л. к жи́зни — hayata iade etmek
-
15 запутывать
dolaştırmak; karıştırmak,çapraşıklaştırmak; bulaştırmak; aklını karıştırmak,şaşırtmak* * *несов.; сов. - запу́тать1) dolaştırmak2) karıştırmak; çapraşıklaştırmak; çetrefilleştirmekсовсе́м / оконча́тельно запу́тать де́ло — işi arap saçına döndürmek
3) разг. ( впутывать) bulaştırmak4) разг. ( сбивать с толку) aklını karıştırmak; şaşırtmak -
16 кружить
-
17 крутить
1) çevirmek; döndürmek; fırıldatmakкрути́ть кран — musluğu çevirmek
2) bükmek; sarmak ( папиросу)крути́ть ус / усы́ — bıyık burmak
3) перен., разг. (командовать кем-л.) birini kukla gibi oynatmak; parmağında oynatmak4) разг. ( хитрить) evirip çevirmekне крути́, говори́ пра́вду! — evirip çevirme, doğrusunu söyle!
-
18 оставлять
несов.; сов. - оста́витьоста́вь письмо́ на столе́ — mektubu masanın üstüne bırak
оста́вь ве́щи у сосе́да — eşyanı komşuna bırak
у кого́ бы (мне) оста́вить ребёнка? — çocuğumu kime bırakayım / ısmarlayayım?
я, наве́рно, оста́вил чемода́н в ваго́не — bavulu vagonda unutmuşum
кому́ он оста́вил своё иму́щество? — malını kime bıraktı?
оста́вить письмо́ без отве́та — mektubu cevapsız bırakmak
он оста́вил жену́ — karısını bıraktı
оставля́ть следы́ — iz bırakmak
оставля́ть хоро́шее впечатле́ние — iyi bir izlenim bırakmak
оста́вить усы́ — bıyık bırakmak
2) ( задерживать) alıkoymakоста́вить кого-л. на обе́д / обе́дать — yemeğe alıkoymak
оста́вить кого-л. на второ́й год — (sınıfta) bırakmak; döndürmek
3) (сохранять, приберегать) alıkoymak; saklamak; ayırmakоста́вь нам два биле́та — bizim için iki bilet kapat
4) (прекращать, бросать) (vaz)geçmek; el çekmekоста́вь ты э́ту (свою́) привы́чку! — vazgeç sen bu huyundan!
••оста́вить кого-л. в поко́е — rahat bırakmak; kendi haline bırakmak
оста́вить за собо́й пра́во... —......mak hakkını saklı tutmak
не оставля́ть сомне́ния в чём-л. — bir şeyden şüphe bırakmamak
не оставля́ть ме́ста для сомне́ний — şüpheye yer bırakmamak
-
19 повертеть
сов.çevirmek, döndürmek; evirmek / evirip çevirmekповерте́ть что-л. в рука́х — elinde evirmek / evirip çevirmek
-
20 покружить
- 1
- 2
См. также в других словарях:
döndürmek — i, e 1) Dönmesini sağlamak Oğlu başını arkaya döndürdü. H. R. Gürpınar 2) i Başarısız saymak, geri çevirmek Sınavda döndürmüşler. 3) mec. Çevirmek, ... bir duruma getirmek Beni serseme döndürdü. 4) mec. Düzene koymak, yönetmek Tek başına bütün… … Çağatay Osmanlı Sözlük
curcunaya çevirmek (veya döndürmek veya vermek) — (bir yeri) ortalığı karışık, gürültülü duruma sokmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
dalavere çevirmek (veya döndürmek) — yalan dolanla gizlice kötü iş görmek Beyefendi dalaveresini döndüreceği yerleri adamlarından hiç kimseye söylemedi. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
dolap çevirmek (veya döndürmek) — hile ve dalavere ile iş yapmak İleride işler yapmaya, dolaplar çevirmeye başlarsa kendi de bundan istifade edecekti. E. E. Talu … Çağatay Osmanlı Sözlük
fırıldak çevirmek (veya döndürmek) — isteğini elde etmek için hileli yollara başvurmak Anasının gözü kardeşi, işi gücü fırıldak çevirmek. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
çılgına döndürmek — birini sevinç, öfke, kızgınlık vb. duygular sonucu aşırı ölçüde heyecanlandırmak Şöyle az buçuk mürekkep yalamış bir insanı böylesine üç nutuk çılgına döndürür. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ırgat pazarına döndürmek — (bir yeri) karışık ve dağınık bir duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
maymuna benzetmek (veya çevirmek veya döndürmek) — (bir şeyi) gülünç ve çirkin duruma sokmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarkı döndürmek — hlk. geçimini sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
muma döndürmek (veya çevirmek) — her sözü dinler duruma getirmek, uslandırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş döndürmek — başarıdan, gururdan, sevinçten çok mutlu duruma getirmek, aşırı heyecanlandırmak Ordu karargâhına giriş, artık bir mabede çıkılıyor gibi baş döndürür. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük