-
1 bozuk
adj. broken, broken down, dished, out of action, damaged, disordered, distorted, wrong, imperfect, in bad order, upset, disappointed, bad, bum, dead, deranged, dirty, Doric, embroiled, faulty, flyblown, foul, on the fritz, gone, hard set, haywire* * *1. broken 2. out of order 3. out of work 4. corrupted (adj.) 5. broken down (adj.) 6. foul (adj.) -
2 bozuk ew
Ruined house -
3 bozuk ew
Ruined house -
4 bozuk
"spoilt, ruined; (çalýþmaz) out of order, out of action, on the blink, on the bum, dead, inactive; faulty; disordered, disarranged; (yazý, konuþma) broken; (hava) bad, foul, dirty;" " (gýda) rotten, tainted; (yol vb) bumpy; corrupt, depraved; not virgin" -
5 bozuk
a nine-stringed lute. -
6 bozuk ahlaklı
dissolute -
7 bozuk ahlaklı kişi
dissolute person -
8 bozuk ahlaklılık
dissoluteness -
9 bozuk gelişim
aberrancy -
10 bozuk imla
n. cacography* * *cacography -
11 bozuk kalma süresi
down time -
12 bozuk sektör
bad sector -
13 bozuk şive
jargon -
14 bozuk adım atma
n. out of step -
15 bozuk arazide yapılmış geçit
n. causeway -
16 bozuk diyalekt
n. Doric -
17 bozuk kentleşme
n. urban spread, urban sprawl -
18 bozuk latince
n. dog latin, pig Latin -
19 bozuk para
n. change, small change, coin, bit, chicken feed, fractional currency, loose change -
20 bozuk paraya ihtiyacım var
I need change.
См. также в других словарях:
bozuk — bozuk, kırık yıkık, I, 378 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
bozuk — 1. sf., ğu 1) Bozulmuş olan Daracık ve bozuk kaldırımlardan çamurlu sular akıyordu. T. Buğra 2) Görevini yapamaz duruma gelmiş (organ) Ağzındaki birkaç bozuk dişten şüphe ettim. R. N. Güntekin 3) is. Madenî para, bozuk para Hiç olmazsa birkaç… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Bozuk-Kamezik — Bozuk Kamezik, Fluß in der europäischen Türkei. der bei Varna in das Schwarze Meer mündet; es ist der vereinigte Ake u. Kamera Kamezik … Pierer's Universal-Lexikon
bozuk para — is. Ufak birimlere ayrılmış para, ufaklık, bozuk, bozukluk Hesap istedi. Bozuk paralarını sayıp borcunu ödedi. N. Cumalı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller bozuk para gibi harcamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bozuk düzen — sf. Düzensiz, düzeni bozuk olan Günümüze dek soysuzlaşa soysuzlaşa varagelen bozuk düzen her zaman yoktu. A. Erhat … Çağatay Osmanlı Sözlük
bozuk çalmak — argo canı sıkılmış, yüzü asılmış olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bozuk para gibi harcamak — (birini) değerini düşürecek biçimde bir kimseden yararlanmaya kalkışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bozuk plak gibi — sürekli tekrarlanarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Basi-bozuk — Saltar a navegación, búsqueda Un basik bozuk según cuadro de Jean Léon Gérôme Un Bashi bozuk (en turco: başıbozuk, que significa desorganizado, falto de liderazgo) era un soldado irregular (mercenario) del … Wikipedia Español
Başı Bozuk — Başı Bozuk, 1869, Jean Léon Gérôme … Deutsch Wikipedia
Basi-bozuk — Un Bashi bozuk (en turco: basibozuk, que significa desorganizado, falto de liderazgo) era un soldado irregular (mercenarios) del ejército otomano. Aunque las tropas otomanas siempre constaron de aventureros bashi bazouk así como de soldados… … Enciclopedia Universal