-
1 boylu
boylu boslu hoch gewachsen;boylu boyunca der Länge nach; die ganze Zeit hindurch;uzun boylu lang und weit;kısa boylu von kleinem Wuchs -
2 boylu
-
3 boylu boslu
stattlich, hochgewachsen -
4 fidan boylu
rank und schlank -
5 uzun
uzun araç Langtransporter m, „long vehicle“;uzun atlama Weitsprung m;uzun boylu hoch gewachsen;o kadar uzun boylu değil das geht nicht ganz so weit; int Schluß jetzt!;uzun çizgi Gedankenstrich m;uzun dalga Langwelle f;uzun etmek weitschweifig sein; übertreiben; sich zieren;uzun hava eine Liedform der türk. Volksmusik;uzun huzmeli far AUTO Fernlicht n;uzun kollu langärmelig;uzun kulak(lı) (Meister) Langohr n;uzun mesafeli koşu Langstreckenlauf m;uzun metrajlı film Spielfilm m;uzun oturmak fam sich langmachen; sich hinfläzen;uzun ömürlü süt H-Milch f;uzun sürmek lange dauern;uzun uzadıya lang und breit; ausführlich; eingehend;uzun uzun unverwandt, lange, unentwegt;uzun ünlü lange(r) Vokal;uzun yol şoförü Fernfahrer m, -in fuzunları yakmak Fernlicht anschalten -
6 alçak
alçak niedrig; fig niederträchtig, gemein;alçak basınç Tief n, Tiefdruck m;fam alçak boylu kleinwüchsig;alçak sesle leise -
7 fidan
fidan BOT Setzling m, Steckling m; Sproß m;fidan boylu rank und schlank -
8 kısa
kısa kurz (a zeitlich); Kurz-;kısa boylu untersetzt;kısa çizgi Bindestrich m;kısa devre EL Kurzschluss m;kısa ömürlü kurzlebig;(uzun) sözün kısası der langen Rede kurzer Sinn;kısa vadeli kurzfristig;kısa vadeli hafıza Kurzzeitgedächtnis n -
9 orta
orta Mitte f; Mittelpunkt m, Zentrum n; mittler-, Durchschnitts-; SPORT Mittelgewicht n; fam früher Mittelschule f;Orta Anadolu Zentralanatolien n;orta boylu mittelgroß;orta dereceli Mittelstufen-;orta dalga Mittelwelle f;orta halli mittelständisch;orta hece yutumu GR Haplologie f (z.B. ağzı aus ağız+ı);orta hizmetçisi Putzfrau f; Reinigungskraft f;orta malı trivial; … von gemeinem Nutzen; fam Dirne f;orta (şekerli) kahve mittelsüßer Kaffee;orta yaşlı … mittleren Alters; Mann m, Frau f im mittleren Alter;ortada in der Mitte; da; vor aller Augen;ortada bırakmak v/t im Stich lassen;ortada kalmak ohne Obdach sein; sich in einem Dilemma befinden;ortada kalmamak Ware gut gehen;ortada olmak Problem usw anstehen, eine Lösung erfordern;ortadan kaldırılmak wegfallen (z.B. Ausgaben);-i ortadan kaldırmak beseitigen; wegräumen; Gefahr a bannen; Recht beeinträchtigen;ortadan kalkmak beseitigt werden; abtreten, verschwinden;ortadan kaybolmak verschwinden;ortanın sağı (solu) POL gemäßigte Rechte (Linke);-i ortaya almak v/t einkreisen; bedrängen;ortaya atılmak Problem (zur Diskussion) gestellt werden; Person hervortreten;-i ortaya atmak v/t Frage, Idee zur Diskussion stellen, aufwerfen; Wort äußern;ortaya bir balgam atmak fig (alles) mit Schmutz bewerfen;ortaya çıkarmak Plan usw aufdecken; entlarven;ortaya çıkmak zutage treten, offenkundig werden, herauskommen; sich bilden; entstehen; auftreten; Person a hervortreten; Gebühren anfallen;ortaya dökülmek hinausströmen; offenbar werden;ortaya gelmek aktuell werden;-i ortaya koymak v/t offen darlegen; vorlegen; schaffen -
10 badik
-
11 orta boy
mittelgroß, von mittlerer Größe -
12 pehlivan
-
13 yerden bitme
3) mantar gibi \yerden bitmek wie Pilze aus dem Boden schießen
См. также в других словарях:
boylu — sf. 1) Boyu olan Hatırlayabildiğim kadar annem orta boylu idi. Y. K. Beyatlı 2) Boyu benzerlerinden uzun olan Sahneye birbirinden enli ve boylu dört taze birbiri ardınca girdi. H. E. Adıvar Birleşik Sözler boylu boslu boylu boyunca boylu gıcır… … Çağatay Osmanlı Sözlük
boylu — 1. sif. Ucaboy, boylu buxunlu, qədd qamətli. Boylu oğlan. – <Kompozitor> boylu . . bir adamla qarşılaşdı. İ. Ə.. // Uca. Boylu çinar budaq atmış, qol atmış. R. R.. Hərdən boylu qovaqların xışıldayır yarpağı. Ə. Cəm.. 2. sif. dan. İkicanlı,… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
boylu — I (Ağcabədi, Ağdam, Bərdə, Yardımlı, Şəki) hamilə. – Mahmudun qızı də:sən boyludu (Ağdam); – Boyludu, bü:nəsaba: doğajaxdı (Bərdə); – Gəlin boyludu, ağır iş görə bilmir (Şəki) II (Bolnisi, Gədəbəy, Gəncə, Qazax, Şəmkir, Tovuz, Yevlax) bax boyl. – … Azərbaycan dilinin dialektoloji lüğəti
boylu-buxunlu — bax boy buxunlu. Boylu buxunlu oğlan. – . . Solovyov yaşı təzəcə iyirmi beşə girən, boylu buxunlu, yaraşıqlı bir kişi idi. Ə. Ə.. Biz çayxanadan çıxanda əyninə ipək pencək geymiş boylu buxunlu, qarabığlı bir kişi qollarını ata ata içəri girdi.… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
boylu boslu — sf. Uzun boylu, yakışıklı, gösterişli Boylu boslu, sırtı kamburlaşmamış, gayet yakışıklı bir adam. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
boylu boyunca — zf. 1) Boyu uzanabildiği kadar, boyu uzunluğunca Bir müddet sonra da boylu boyunca ortaya uzanıverdi. S. F. Abasıyanık 2) mec. Hakkıyla, hak etmiş olarak Senin boylu boyunca bu müzede yerin var. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
boylu — gebe, hamile … Beypazari ağzindan sözcükler
boylu gıcır — is., bit. b. Gövdesi odunsu, yaprakları üç köşeli, beyaz, sarımsı yeşil çiçekleri olan, üzümsü meyvesi kırmızı renkli, boyu 20 m kadar olabilen, tırmanıcı çalı görünüşünde bir bitki (Smilax excelca) … Çağatay Osmanlı Sözlük
dalfidan boylu — sf. İnce, uzun ve yeni dal gibi boyu olan Hepsi de gencecik dalfidan boylu ikişer üçer kız çıktı. M. N. Sepetçioğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
fidan boylu — sf. İnce, uzun ve biçimli (kimse) Kim der ki bu fidan boylu kız iki çocuk anasıdır? M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
orta boylu — sf. Orta yükseklikte, boyda olan Hatırlayabildiğim kadar annem orta boylu idi. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük