-
1 birleşik
polimer \birleşikler polymere VerbindungenII adj1) zusammengesetzt\birleşik bir kelime ein zusammengesetztes Wort2) vereinigtB\birleşik Arap Emirlikleri Vereinigte Arabische Emirate -
2 birleşik
birleşik vereinigt; GR Verb usw zusammengesetzt;Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Vereinigte Staaten von Amerika (USA) -
3 birleşik
соединённый, объединённыйBirleşik Amerika Devletleri — Соединённые Шта́ты Аме́рики
◊
birleşik fiiller — грам. сло́жные глаго́лы -
4 birleşik
сообща́ющийся* * *озвонч. -ğiсоединённый, объединённый -
5 birleşik
комбинированный, составнойİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > birleşik
-
6 birleşik
adj. united, joint, connected, conjoint, combined, adjunctive, confederate, conjugate, conjunct, federate, integrated, jointed, unified* * *1. conjunctive 2. united (adj.) 3. conjoint (adj.) 4. federate (adj.) 5. incorporated (adj.) -
7 birleşik
hevedudanî--------yekbûyî--------yekgirtî -
8 birleşik
Birləşik; mürəkkəb maddə -
9 birleşik
зэхэт, зэкъот -
10 birleşik
حاصلضميممؤلفمتألفمتحدمترابطمترافقمتصلمتقارنمتكونمتلازممتماسكمجمعمجملمجموعمدموجمضموممكونمندمج -
11 birleşik
1. حاصل [حاصِل]Anlamı: bir araya gelmiş2. ضميم [ضَمِيم]Anlamı: bir araya gelmiş3. مؤلف [مُؤَلَّف]Anlamı: bir araya gelmiş4. متألف [مُتَأَلِّف]Anlamı: bir araya gelmiş5. متحد [مُتَّحِد]Anlamı: bir araya gelmiş6. متصل [مُتَّصِل]Anlamı: bir araya gelmiş7. مترابط [مُتَرَابِط]Anlamı: bir araya gelmiş8. مترافق [مُتَرَافِق]Anlamı: bir araya gelmiş9. متقارن [مُتَقَارِن]Anlamı: bir araya gelmiş10. متكون [مُتَكَوِّن]Anlamı: bir araya gelmiş11. متلازم [مُتَلَازِم]Anlamı: bir araya gelmiş12. متماسك [مُتَمَاسِك]Anlamı: bir araya gelmiş13. مجمل [مُجْمَل]Anlamı: bir araya gelmiş14. مجمع [مُجَمَّع]Anlamı: bir araya gelmiş15. مجموع [مَجْمُوع]Anlamı: bir araya gelmiş16. مدموج [مَدْمُوج]Anlamı: bir araya gelmiş17. مضموم [مَضْمُوم]Anlamı: bir araya gelmiş18. مكون [مُكَوَّن]Anlamı: bir araya gelmiş19. مندمج [مُنْدَمِج]Anlamı: bir araya gelmiş -
12 birleşik
"united, confederate, joint; compound, composite" -
13 birleşik
united. - ad gram. compound noun. - eylem gram. compound verb. - oturum joint meeting. - sözcük gram. compound word. - tümce gram. compound sentence. - zaman gram. compound tense. -
14 birleşik
połączenie; unia; zjednoczenie; złącze; związek -
15 birleşik kelime
-
16 birleşik tesir
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > birleşik tesir
-
17 birleşik alan kuramı
unified field theory -
18 birleşik amerika bayrağı
stars and stripes -
19 birleşik anahtar
composite key -
20 birleşik arap cumhuriyeti
united arab republic
См. также в других словарях:
birleşik — sf., ği Bir araya gelmiş, birleşmiş olan, müttehit Birleşik Sözler birleşik ad birleşik cümle birleşik fiil birleşik isim birleşik kap birleşik kelime bir … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik ad — is., dbl. Birleşik kelime biçiminde belirli kurallar içinde kalıplaşmış ad, birleşik isim: Aslanağzı, başşehir, kaptıkaçtı, gecekondu gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik zaman — is., dbl. Yalın zamanlı ve çekimli bir fiilin di (i di), miş (i miş,), se (i se) gibi ek fiil eklerinden birini alarak bildirdiği zaman: Sevdiydi (sevdi y di <sevdi+i di), sevecekmiş (sev ecek miş < sev ecek + i miş) sev er se (sev erse… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Birleşik Kıbrıs Partisi — Die Birleşik Kıbrıs Partisi ist eine politische Partei in der Türkischen Republik Nordzypern. Geschichte Die Partei wurde April 2009 gegründet. Bei den Parlamentswahlen am 19. April 2009 erzielte sie 2,42 % der Stimmen und konnte damit… … Deutsch Wikipedia
birleşik cümle — is., dbl. Bir veya birkaç yan cümle veya ara cümle ile bir temel cümleden kurulan cümle, birleşik tümce … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik isim — is., smi, dbl. Birleşik ad … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik tümce — is., dbl. Birleşik cümle … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik fiil — is., dbl. Ad soyundan bir kelime ile biçim veya anlam bakımından kaynaşıp bütünleşen fiil: kaybolmak, reddetmek, hasta olmak, tedavi etmek gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik kap — is., bı, fiz. Alt tarafından birleştirilmiş kaplardan her biri, bileşik kap … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik kaplar — is., ç., fiz. Alt taraflarından değişik boyut ve kesitlerde borularla birleştirilmiş sistem, bileşik kaplar … Çağatay Osmanlı Sözlük
birleşik kelime — is., dbl. Ses düşmesi, ses türemesi, kelime türünün değişmesi, üzerindeki ekin görevini kaybetmesi veya anlam kayması dolayısıyla aralarına ek girmeyerek kalıplaşmış iki veya daha çok sözden oluşan kelime: pazartesi (< pazar ertesi), hissetmek … Çağatay Osmanlı Sözlük