-
1 birinin
pron. one's, belonging to one -
2 birinin
зым, зы герэм -
3 birinin kendi el yazısı
autograph -
4 birinin yerine çalışan
1. locum 2. locum tenens -
5 birinin yerine yaz
ghost write -
6 birinin yerine yazan
1. ghost writer 2. ghostwriter -
7 birinin gelmesini beklemek
v. wait for smb. to come -
8 birinin kötü ruhu
n. evil genius -
9 birinin üzerine yürüme
galim -
10 pişmiş armut gibi birinin eline düşmek
получи́ть что-л. гото́венькимTürkçe-rusça sözlük > pişmiş armut gibi birinin eline düşmek
-
11 başka birinin
n. somebody elses -
12 boer cumhuriyetlerinden birinin yurttaşı
n. burgherTurkish-English dictionary > boer cumhuriyetlerinden birinin yurttaşı
-
13 değer verilen birinin hamurundaki bozukluk
n. feet of clayTurkish-English dictionary > değer verilen birinin hamurundaki bozukluk
-
14 kabahati birinin üzerine atmak
to lay the blame on sb -
15 чей-либо
-
16 чей-нибудь
-
17 чей-то
-
18 пĕри
birinin -
19 заступиться
biriniñ tarafını tutmaq, biriniñ yanını almaq, birine arqa olmaq, birini qorumaq, birini qorçalamaq -
20 чествовать
( birinin) onuruna kutlama töreni yapmak
См. также в других словарях:
pişmiş armut gibi (birinin) eline düşmek — olmuş armut gibi birinin eline düşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yuları birinin elinde olmak — bir kimsenin davranışları birinin denetiminde, yönetiminde olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
davul birinin boynunda, tokmak bir başkasının elinde — sorumluluk birinde olmasına karşın bir başkasının sözü geçiyor anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kabak (birinin) başına (veya başında) patlamak — birçok kimsenin ilgili olduğu bir olaydan, yalnızca bir kimse zarar veya ceza görmek Kendi yarın cehennem olur gider, kabak bizim başımıza patlar. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ipi (birinin) eline geçmek — yönetimi başkasının eline geçmek, kontrolü başkasının elinde bulunmak İpleri Topal Osman ın eline geçince bir uysallaşır, bir uysallaşır kâfir! R. Enis … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki eli (birinin) yakasında olmak — kıyamette ondan davacı olmak Babanın kanını yerde korsan öteki dünyada iki elim yakanda, diye kışkırtmıştı. O. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük
dünyalar birinin olmak — çok sevinmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ipleri birinin elinde olmak — (bir işin) o işi el altından yönetmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
nazarında — birinin düşüncesine göre, birinin gözünde Bu, İsviçreliler nazarında bizim itibarımızı hayli yükseltmişti. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
harcı olmak — (birinin) bir iş, birinin yapabileceği nitelikte olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kirli çamaşırlarını ortaya dökmek — (birinin) birinin ayıp, kusur veya suçlarını açıklamak, söylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük