-
101 bezaubern
bezaubern*vt büyülemek ( durch ile);ein \bezauberndes Mädchen alımlı bir kız;ein \bezauberndes Kleid enfes bir giysi -
102 faszinieren
faszinieren* [fastsi'ni:rən]vt büyülemek -
103 fesseln
fesseln ['fɛsəln]vt1) ( festbinden) bağlamak;jdn an Händen und Füßen \fesseln birinin elini ayağını bağlamak;ans Bett gefesselt sein ( fig) eli ayağı yatağa bağlı olmak, esirifiraş olmak2) ( faszinieren) büyülemek, sarmak -
104 packen
packen ['pakən]I vt1) ( ergreifen) yakalamak (an/bei -den/-den);jdm am [o beim] Kragen \packen birini yakasından yakalamak2) (ein\packen) paketlemek (in -e); ( in Tonnen) doldurmak (in -e); ( in Gefäße) koymak (in -e); ( in Papier) sarmak (in -e);den Koffer \packen bavulu [o valizi] toplamak;seine Sachen \packen eşyasını toplamakhast du die Prüfung gepackt? sınavdan geçtin mi?, sınavı verdin mi? -
105 reizen
-
106 verhexen
-
107 verzaubern
verzaubern*vt büyülemek;jdn in einen Frosch \verzaubern birine büyü yaparak onu kurbağaya çevirmek -
108 meshûr
arapça مسحور büyülenmiş. meshûr etmek büyülemek. meshûr olmak büyülenmek. -
109 entzücken
büyük sevinçbüyülemekhayran bırakmak -
110 Fesseln
pl.büyülemekpl.cezbetmekpl.köstekpl.zincirpl.zincire vurmak -
111 locken
buklebüyülemekcezbetmeklüle -
112 beguile
(into ile) aldatmak, kandirmak; büyülemek, çekmek, cezbetmek -
113 bewitch
büyü yapmak; büyülemek -
114 carry sb away
costurmak, büyülemek, kendinden geçirmek -
115 charm
çekicilik, alim, cazibe; nazarlik, muska; büyü, sihir,hayran birakmak, büyülemek, cezbetmek; korumak -
116 enthral(l)
(genellikle bir sey anlatarak) büyülemek, tüm dikkati üzerine toplamak, çekmek -
117 entrance
giris yeri, kapi, antre; girme, giris; giris hakki,kendinden geçirmek, büyülemek, esritmek -
118 fascinate
etkilemek, büyülemek -
119 magnetize
miknatislamak; çekmek, büyülemek -
120 mesmerize
çok sasirtmak, büyülemek
См. также в других словарях:
büyülemek — i 1) Büyü ile etki altına almak 2) mec. Çekiciliği ile etkisi altına almak, birini kendine bağlamak, teshir etmek Bu genç kadında kendisini büyüleyen şeyin ne olduğunu bulmaya uğraşıyor. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
afsunlamak — i Büyülemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
büyüleme — is. Büyülemek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
efsunlamak — i Büyülemek, büyü yapmak Tespihiyle galiba bir mahalle halkını efsunlayıp duruyor. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
teshir etmek — 1. ele geçirmek, fethetmek 2. 1) büyülemek 2) kendine bağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
meshûr — (A.) [ رﻮﺤﺴﻡ ] büyülenmiş. ♦ meshûr etmek büyülemek. ♦ meshûr olmak büyülenmek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü