-
1 sauter
Iv i1 vers le haut atlamak2 vers le bas atlamak3 patlamak4 les plombs ont sauté sigortalar attıIIv t1 enjamber -den atlamak2 passer, manquer atlamak♦ sauter une ligne bir satırı atlamak -
2 chevaucher
-
3 plonger
Iv i1 sauter dans l'eau balıklama atlamak2 aller sous l'eau suya dalmak3 s'abandonner à dalmakIIv t1 enfoncer batırmak2 mettre bırakmak, sokmak -
4 barrière
-
5 eau
-
6 fond
n m1 bas dip [dip]2 derinlik [deɾin'lic]◊Il y a assez de fond pour plonger. — Atlamak için yeterince derin
3 bout dip [dip]4 arrière-plan arkada görünen5 derrière un son fon müziği6 base içyüzü◊C'est le fond du problème. — Sorunun içyüzü işte bu.
7 à fond derinliğine8 au fond / dans le fond aslında◊Au fond, tu as raison. — Aslında, sen haklısın.
9 de fond en comble baştan aşağı10 ski de fond düzlük kayağı -
7 parachute
-
8 saut
-
9 souplesse
-
10 vide
Iboş [boʃ]IIn m1 boşluk [boʃ'ɫuk]2 regarder dans le vide boşluğa bakmak3 sous vide havası alınmış
См. также в других словарях:
atlamak — den 1) Bir engeli sıçrayarak veya fırlayarak aşmak Duvardan atlamak. Hendekten atlamak. 2) den, e Yüksek bir yerden alçak bir yere, ayaküstü gelecek biçimde kendini bırakmak Çukura atlamak. 3) e Binmek Atlasam bir vapura, şehre insem diyorum. S.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
atlamak — sıçramak, ubur etmek, yerinden birden bire kalkmak; tesmiye etmek, ad komak … Çağatay Osmanlı Sözlük
paraşüt ile atlamak — 1) paraşüt kulesinden atlamak 2) ask. taktik amaçlarla belli bir bölgeye havadan inmek veya bir tehlikeden kurtulmak için uçaktan paraşütle atlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ip atlamak — ipin iki ucunun tutularak çevrilmesiyle, ipe ayağını ve başını değdirmeden zıplamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tur atlamak — spor karşılaşmalarında, kurada kazanarak veya çok puan toplayarak bir sonraki tura katılma hakkını kazanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
üzerinden atlamak — bir şeyi ödev edinmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
vartadan atlamak — zor bir durumdan kurtulmak Bu uzun zaman boyunca, kim bilir neler çekmiş, ne vartalardan atlamıştı. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
çağ atlamak — büyük ilerleme sağlamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
haber atlamak — gazetecilikte bir haberi vaktinde yayımlayamamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eşiğini atlamak — bir konuya veya bir soruna hakkıyla vâkıf olmak Sevginin, merhametin eşiğini atlayanlar, ıstırabın gömleğini de kendiliğinden giyinirler. A. H. Tanpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
damdan çardağa atlamak — hiçbir mantık bağı kurmadan konudan konuya geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük