-
1 мочить
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > мочить
-
2 вымачивать
ıslatmak* * *несов.; сов. - вы́мочить1) ıslatmak2) (в чём-л.) yatırmak; bastırmakвыма́чивать лён — keteni suya bastırmak
-
3 замачивать
ıslatmak; suya bastırmak* * *несов.; сов. - замочи́ть1) ıslatmak2) (лен и т. п.) suya bastırmakзама́чивать бельё — çamaşırı basmak
-
4 мочить
ıslatmak* * *1) ıslatmakмочи́ть лён — keteni suya bastırmak
3) (яблоки и т. п.) baharatlı suya yatırmak -
5 размочить
ıslatmak, yumuşatmakТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > размочить
-
6 смачивать
ıslatmak, nemlendirmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > смачивать
-
7 увлажнять
ıslatmak, nemlendirmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > увлажнять
-
8 размачивать
несов.; сов. - размочи́тьıslatmak; ıslatıp yumuşatmakразмочи́ть сухари́ в молоке́ — peksimeti sütte ıslatmak
дождь размочи́л зе́млю — yağmur toprağı yumuşattı
-
9 увлажнять
nemlendirmek,ıslatmak* * *несов.; сов. - увлажни́тьnemlendirmek, ıslatmakувлажня́ющий крем — nemlendirici krem
-
10 вздуть
-
11 намочить
-
12 обмочить
сов. -
13 обмочиться
сов., прост.( о ребёнке) altını ıslatmak -
14 орошать
-
15 отколотить
сов., разг.( избить) pataklamak, ıslatmak, bir temiz dayak atmak -
16 подмачивать
-
17 помочить
сов. -
18 промачивать
-
19 смачивать
-
20 спрыскивать
несов.; сов. - спры́снуть1) (водой и т. п.) püskürtmek; serpmek2) перен., разг. ıslatmak
- 1
- 2
См. также в других словарях:
ıslatmak — i 1) Islak duruma getirmek 2) argo Dayak atmak veya ağır hakarette bulunmak Müfettiş, gazete sahibini iyice ıslattıktan sonra bastonunu, şapkasını aldı, küfrederek kapıdan çıktı. R. N. Güntekin 3) argo Mutlu bir olayı yeme içme ile kutlamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ıslatmak — asa getirmek, merbut etmek; nemnak kılmak; kokulatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
altını ıslatmak — altına etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
banmak — ıslatmak, sokmak, sulu şeye basmak, teblil i terib etmek, ibitmek (?) … Çağatay Osmanlı Sözlük
ölütmek — ıslatmak, yaş etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
alt — is. 1) Bir şeyin yere bakan yanı, zir, üst karşıtı Pantolonlarımızı şiltelerimizin altına seriyoruz, onlar bütün hafta orada ütüleniyor. Z. O. Saba 2) Bir nesnenin tabanı Ayağındaki altları nalçalı koca bahçıvan kunduraları ile ona yetişmesi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ıslamak — i Islatmak Su kenarında davulcu mendilini ıslayarak tıraşlı kafasına yapıştırdı. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
ıslatma — is. Islatmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
şaplamak — 1. nsz Şap diye ses çıkarmak Tokat şapladı. 2. i Bir şeyi şaplı su ile ıslatmak 3. i Bir yapının tabanını ince kum ve çimentoyla hazırlanan karışımla sıvamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tükürüklemek — i Tükürükle ıslatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ipitmek — su dokundurmak, tertib etmek, ıslatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük