-
1 ışımak
v. shine, gleam, radiate, beam, blaze, flare, light, light up, ray, sparkle -
2 ışımak
"to dawn; to shine" -
3 ışımak
to radiate light, radiate, beam, shine. -
4 ışımamak
v. (neg. form of ışımak) shine, gleam, radiate, beam, blaze, flare, light, light up, ray, sparkle
См. также в других словарях:
ışımak — nsz 1) Işıklanmak, aydınlanmak ... ancak dört beş saat uyuyor, gün ışırken gözlerimi açıyorum. Y. Z. Ortaç 2) Işık saçmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarumak — ışımak I, 96; III, 86, 87, 89 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
ışıklanmak — nsz Işıklı duruma gelmek, aydınlanmak, ışımak Durum aynı kaldığı hâlde, onun duruma bakış açısı ışıklanır ve sevimli kahkahalarını atmaya başlardı. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
ışıma — is. 1) Işımak işi, ışıklanma, aydınlanma Güneş, gözleri kör eden bir ışımadır; denizi, göğü ve şehri, âdeta incecik gümüşten bir zar kuşatıyor. A. İlhan 2) fiz. Işınım … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaldramak — az ışımak, azparlamak III, 437bkz: yaldrımak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yaldrımak — az ışımak, az parlamak III, 437bkz: yaldramak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini