-
1 övmek
-
2 övmek
-
3 övmek
(över)В хвали́ть, восхваля́ть, расхва́ливать, превозноси́тьövdükçe övmek — превозноси́ть до небе́с
-
4 övmek
1) (birbiriniövmek); ЗЭЩЫТХЪУН2) (birini övmek) ЩЫТХЪУН -
5 övmek
-
6 övmek
мәдхия уку; мактау; макту -
7 övmek
v. praise, commend, vaunt, flatter, speak in praise of smb., glorify, eulogize, acclaim, accord praise, belaud, boost, build up, celebrate, compliment, crack-up, cry up, emblazon, exalt, extol, extoll, laud, magnify, panegyrize, puff, talk up* * *extol -
8 övmek
pesindan--------pesn dan--------pesnandin--------wesfandin -
9 övmek
Tərifləmək -
10 övmek
щытхъун -
11 övmek
امتدححمدقرظمدح -
12 övmek
1. امتدح [اِمْتَدَحَ]2. حمد [حَمِدَ]3. حمد [حَمَّدَ]4. قرظ [قَرَّظَ]5. مدح [مَدَحَ] -
13 övmek
to praise, to commend, to compliment, to eulogize, to celebrate, to exalt, to extol -
14 övmek
/ı/ to praise, laud. -
15 övmek
mədh etmək, tərifləmək -
16 aşırı övmek
v. puff up -
17 fazla övmek
v. overpraise -
18 ilâhi ile övmek
v. hymn -
19 kendini övmek
sing one's own praises -
20 yazısında övmek
v. write up
- 1
- 2
См. также в других словарях:
övmek — i, er Birinin veya bir şeyin iyiliklerini, üstünlüklerini söyleyerek değerini yüceltmek, methetmek, sena etmek, yermek karşıtı … Çağatay Osmanlı Sözlük
övmek — içine sinme … Beypazari ağzindan sözcükler
methiye düzmek — övmek, övgü şiiri yazmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ballandırmak — nsz İmrendirecek biçimde övmek Ballandırarak anlattığı bu başarıların parlaklığına ben de inanabileyim isterdim. O. Pamuk … Çağatay Osmanlı Sözlük
cilalamak — i 1) Cila sürerek parlatmak, cila vurmak 2) argo Övmek 3) argo Tat katmak Akşama Canfendi nin yaptığı bu lezzetli yemek, rakıyı ve eğlenceyi cilalamıştı. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilahi — 1. is., ed., müz., Ar. ilāhī Tanrı yı övmek, ona dua etmek için yazılıp makamla okunan nazım Bütün gün genç kızlar ilahiler söylemişlerdi. Ç. Altan 2. ünl., Ar. ilāhī Bu ne hâl, ne tuhaf gibi şaşma, sitem bildiren bir söz İlahi Eda abla! Güzele… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaside — is., ed., Ar. ḳaṣīde On beş beyitten az olmayan, bütün beyitlerin ikinci dizeleri en baştaki beyit ile uyaklı olan ve çoğu kez büyükleri övmek için yazılan divan edebiyatı şiir türü … Çağatay Osmanlı Sözlük
koltuklamak — i 1) Koltuğu altına almak Tablolarını koltuklayarak İstanbul a dönerken, Etimesgut köyünün elektriklerini görmüş. F. R. Atay 2) Koltuğa girmek Karşıladılar, koltuklayıp içeri aldılar. 3) mec. Kıvanç verecek biçimde övmek, koltuklarını kabartacak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
methetmek — i, der, Ar. medḥ + T. etmek Övmek Evet kendimi methediyorum, bile bile methediyorum, bana deli doktor derler... P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
methiye — is., esk., Ar. medḥiyye 1) Övgü 2) ed. Bir kimseyi veya bir şeyi övmek için yazılmış şiir Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller methiye düzmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
naat — is., esk., Ar. naˁt 1) Bir şeyin niteliklerini övme 2) ed. Hz. Muhammed in niteliklerini övmek, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kaside … Çağatay Osmanlı Sözlük