Перевод: с турецкого на английский

с английского на турецкий

öpüşmek

  • 1 öpüşmek

    v. smooch
    --------
    öpüşmek (selâm)
    n. salute

    Turkish-English dictionary > öpüşmek

  • 2 öpüşmek

    to kiss (each other)

    İngilizce Sözlük Türkçe > öpüşmek

  • 3 öpüşmek

    1. /la/ to kiss. 2. to kiss one another. 3. slang (for two vehicles) to collide.

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > öpüşmek

  • 4 sarmaş dolaş öpüşmek

    v. snog

    Turkish-English dictionary > sarmaş dolaş öpüşmek

  • 5 öpüşmemek

    v. (neg. form of öpüşmek) smooch

    Turkish-English dictionary > öpüşmemek

  • 6 omuz

    ",-mzu shoulder. -una almak /ı/ 1. to put (something) on or over one´s shoulders, shoulder. 2. to take on, shoulder (a job or responsibility). - askısı shoulder strap (on a dress). - atkısı shawl. - atmak /a/ to shoulder, push (someone) with one´s shoulder. - başı end of the shoulder. - çevirmek /a/ to cold-shoulder, give (someone) the cold shoulder. -ları çökük (someone) who looks completely exhausted (emotionally and physically). - omuza 1. (standing) shoulder to shoulder, side by side. 2. (doing something) together, shoulder to shoulder, side by side. - öpüşmek 1. to kiss one another´s shoulders on meeting (as a sign of affection). 2. to be social equals, be on the same social level. - silkmek to shrug one´s shoulders (often as a sign of indifference). -unda taşımak /ı/ 1. to carry (someone, something) on one´s shoulders. 2. to honor, hold (someone) in high esteem. - vermek /a/ 1. to help; to support. 2. to lean one´s shoulder against. 3. to let (someone) climb up on one´s shoulders. 4. slang to pay no attention to. -una vurmak /ı/ to shoulder, put (something) on one´s shoulder."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > omuz

См. также в других словарях:

  • öpüşmek — I, 180 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • öpüşmek — nsz, le 1) Birbirini öpmek Çok göreceğim geldi diye boynuna sarıldı, öpüştüler... B. Felek 2) mec. Nesnelerin parçaları birbiriyle tam olarak yan yana bulunmak, teması olmak Parmaklıklı demir kapılar birbiriyle tam öpüşmemişti. Ç. Altan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • omuz öpüşmek — eşit derecede olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dudak dudağa gelmek (veya kalmak) — öpüşmek Bir zaman böyle birbirini karşılıklı öpücüklere boğduktan sonra, nefesleri kesilinceye kadar dudak dudağa kaldılar. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çopuşmak — öpüşmek, yüzünden bus eylemek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • omuz — is., mzu, uzu, anat. Boynun iki yanında, kolların gövdeye bağlandığı bölüm Başı omuzları içine çökmüş gibi idi. F. R. Atay Birleşik Sözler omuz başı omuz eklemi omuz omuza Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller omuz kaldırmak omuz öpüşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • öpüşme — is. Öpüşmek işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karın doyurmak — 1) geçinmek Yoğurtçuda çalışanlar bu türlü karın doyuranları çok görmüşlerdi. N. Cumalı 2) yararı olmak Fakat öpüşmek, sevişmek karın doyurmuyor. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şapir-şupur — mühmilatdan dir, ziyadesile ve vecd ile öpmek, bir birile öpüşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»