-
1 взыскивать
sorumlu tutmak,ödetmek; cezalandırmak* * *1) ödetmekвзы́скивать долг — borcunu ödetmek / ödettirmek
2) ( подвергать наказанию) cezalandırmak; sorumlu tutmak ( привлекать к ответственности)••не взыщи́! — kusura bakma!
-
2 расплачиваться
несов.; сов. - расплати́ться1) ödemek; parasını vermek; ceremesini çekmek ( за причинённый ущерб); hesabı görmek ( по счёту)распла́чиваться с долга́ми — borçlarını ödemek
расплати́ться за такси́ — taksi parasını vermek
2) перен. ( нести наказание) cezasını çekmek, ceremesini çekmek; kefaretini ödemek; günahını çekmek (за ошибки, грехи другого)распла́чиваться за грехи́ / оши́бки мо́лодости — gençlikte yaptıklarının cezasını çekmek / kefaretini ödemek
за э́ту оши́бку пришло́сь распла́чиваться мне — bu hatanın ceremesini ben çekmek zorunda kaldım
3) перен., разг. ( мстить) ödetmek; acısını çıkarmak; hesabını görmekя расплачу́сь с тобо́й за э́то — bunu ödeteceğim sana
См. также в других словарях:
ödetmek — i, e Ödeme işini yaptırmak Şimdi Yusuf, işte o faturayı ödetiyordu. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
faturasını (birine) çıkarmak (veya ödetmek) — sorumluluğu birine yüklemek Halktan yana olduğun için de çok güç bir fatura ödetirler. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
hakalatmak — ödetmek, ifa ettirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ödetme — is. Ödetmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
resim almak — 1) bir şeyin resmini yapmak 2) resim çekmek 3) vergi ödetmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırtından çıkarmak — (birinin) o kimseye ödetmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir elle verdiğini öbür elle almak — yapar göründüğü bir iyiliği, sağladığı bir çıkarla ödetmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
TAZMİN — Kefil olmak. * Zarar verdiği kimsenin zarar ve ziyanını ödemek. * Edb: Başkasına ait bir mısra veya beyti intihâl ve tevârüd olmaksızın kendi şiirine alma san atı. * Bir şeyi bir şeye dâhil etmek. * Zararı ödetmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük