Перевод: с русского на все языки

со всех языков на русский

çevredeki

  • 1 окружающий

    окружа́ющий нас мир — çevremizdeki dünya

    окружа́ющая среда́ — çevre; ortam

    2) (окружа́ющие) → сущ., мн. çevresindekiler
    3) (окружа́ющее) → сущ., с ortam; çevresindekiler

    всё окружа́ющее — çevresinde ne varsa hepsi

    Русско-турецкий словарь > окружающий

См. также в других словарях:

  • Babıali — is., öz., tar., Ar. bāb + ˁālī 1) Osmanlı İmparatorluğu döneminde İstanbul da sadaret (Başbakanlık), dâhiliye ve hariciye nezaretleri (İçişleri ve Dışişleri bakanlıkları) ile Şûrayıdevlet (Danıştay) dairelerinin bulunduğu yapı 2) mec. İstanbul da …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • balıkçı — is. Balık tutan veya satan kimse Çevredeki balıkçılar görmüşler, bizi kurtardılar. A. Ş. Hisar Birleşik Sözler balıkçı düğümü balıkçı kahvesi balıkçı kazağı balıkçı yaka …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dingin — sf. 1) Sakin, durgun Çevredeki çınarlar, dingin bir gariplik içinde, ağır ağır, tek tek yapraklarını dökerdi. A. İlhan 2) Hareket etmeyen, kımıldamayan 3) mec. Gücü tükenmiş, yorgun, mecalsiz Dingin bir at …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karşılıklı — sf. 1) İki kişi veya iki topluluğun arasında geçen ve karşılaşılan harekete eş değer bir hareketle beliren, mütekabil Karşılıklı yardım. Karşılıklı saygı. 2) Birbirine karşı bulunan Salıncağın üzerinde karşılıklı ayakta duran kızlar, fıldır… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • manitacılık — is., ğı Tanışıyormuş gibi yaparak veya çevredeki yandaşlarından destek alarak birinden para sızdırma işi, bir çeşit dolandırıcılık, manita …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • salgın — sf. 1) Kısa zamanda çevredeki insan, hayvan veya bitkilerin büyük bir bölümüne bulaşan, müstevli Salgın hastalık. 2) is. Bir hastalığın veya başka bir durumun yaygınlaşması ve birçok kimseye birden bulaşması Tifo salgını. Kumar salgını. 3) is.,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çocukla çocuk, büyükle büyük olmak — içinde bulunulan yere veya çevredeki insanlara uymak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • EKOLALİ — yun. Psk: Sesleri taklit etme, yansıtma. Çocuk dünyaya geldiği zaman çevresinde konuşulan dilin seslerini çıkaramaz. Kendine mahsus sesleri çıkarır. Çevrede konuşulan dilleri dinleye dinleye çevredeki sesleri taklid etmeye başlar, bu taklid… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»