Перевод: со всех языков на турецкий

с турецкого на все языки

çene+yormak

  • 1 Wind

    Wind <-(e) s, -e> [vınt] m
    rüzgâr, yel;
    bei \Wind und Wetter her havada; ( bei schlechtem Wetter) kötü havada;
    \Wind und Wetter ausgesetzt sein rüzgâr almak [o tutmak], hava şartlarına maruz kalmak;
    jdm den \Wind aus den Segeln nehmen ( fig) o ( fam) birini susturmak, birinin ağzını tıkamak;
    wissen, woher der \Wind weht ( fam) ne olacağını [o olduğunu] bilmek;
    \Wind von etw dat bekommen ( fam) bir şeyin kokusunu almak;
    in den \Wind reden ( fig) havaya konuşmak, boşuna söyleyip durmak, çene yormak;
    viel \Wind ( um etw) machen ( fig) o ( fam) (bir şeyi) şişirmek [o dramatize etmek];
    hier weht ein frischer \Wind ( fig) o ( fam) buranın havası değişmiş;
    wie der \Wind ( fig) rüzgâr [o yel] gibi;
    in alle ( vier) \Winde dört bir tarafa;
    einen \Wind streichen lassen ( vulg) yellenmek, osurmak;
    wer \Wind sät, wird Sturm ernten ( prov) rüzgâr eken fırtına biçer

    Wörterbuch Deutsch-Türkisch Kompakt > Wind

См. также в других словарях:

  • çene yormak — boşuna söyleyip durmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çene — is., Far. çāne 1) Canlılarda baş bölümünde yer alan, kemik veya kıkırdak ile desteklenen, altlı üstlü dişleri taşıyan ve ağzın kapanıp açılmasını saplayan kasları üzerinde barındıran iki parçaya verilen ad Çenesinin, başının bütün iskeleti… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • üst — is. 1) Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı Köyün üst tarafında, saman, taş ve yangın arasında, üstü sazlarla örtülmüş bir kulübenin önünde ateş yanıyor. H. E. Adıvar 2) Bir şeyin görülen yanı, yüzü Bu sefer taşın üstünden… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»