-
1 çene
çene s2) Kinn ntbirinin \çenesini dağıtmak jdm die Fresse polierenbirinin \çenesini kapatmak jdm den Mund stopfen [o das Maul]; ( susturmak) jdn zum Schweigen bringen\çenesini tutamamak den Mund nicht halten können\çenesini tutmak den Mund halten\çeneni tut! halt den Mund!, halt die Klappe!\çene çalmak schwatzen, schwätzen ( südd)\çene yormak in den Wind reden\çenesi durmamak wie ein Wasserfall redenbiriyle birazcık çene çalmak mit jdm einen kleinen Schwatz halten
См. также в других словарях:
çene yormak — boşuna söyleyip durmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çene — is., Far. çāne 1) Canlılarda baş bölümünde yer alan, kemik veya kıkırdak ile desteklenen, altlı üstlü dişleri taşıyan ve ağzın kapanıp açılmasını saplayan kasları üzerinde barındıran iki parçaya verilen ad Çenesinin, başının bütün iskeleti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
üst — is. 1) Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı Köyün üst tarafında, saman, taş ve yangın arasında, üstü sazlarla örtülmüş bir kulübenin önünde ateş yanıyor. H. E. Adıvar 2) Bir şeyin görülen yanı, yüzü Bu sefer taşın üstünden… … Çağatay Osmanlı Sözlük