Перевод: со всех языков на арабский

с арабского на все языки

(siyah)

  • 1 siyah

    أسود

    Türkçe-Arapça Sözlük > siyah

  • 2 siyah

    أسود [أَسْوَد]
    Anlamı: kara

    Türkçe-Arapça Sözlük > siyah

  • 3 kara

    1. أحم [أَحَمّ]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    2. أدهم [أَدْهَم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    3. أرض [أَرْض]
    Anlamı: yer yüzünün denizle örtülü olmayan bölümü, toprak
    4. أسحم [أَسْحَم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    5. أسخم [أَسْخَم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    6. أسود [أَسْوَد]
    7. أسود [أَسْوَد]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    8. أقتم [أَقْتَم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    9. بهيم [بَهِيم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    10. حاتم [حاتِم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    11. دلهم [دَلْهَم]
    Anlamı: en koyu renk, siyah
    12. زنجي [زِنْجِيّ]

    Türkçe-Arapça Sözlük > kara

  • 4 leopar

    1. ببر [بَبْر]
    Anlamı: postu benekli, bazen de düz siyah, çevik, yırtıcı, etçli memeli hayvan, pars
    2. نمر [نَمِر]
    Anlamı: postu benekli, bazen de düz siyah, çevik, yırtıcı, etçli memeli hayvan, pars
    3. نمر [نِمْر]
    Anlamı: postu benekli, bazen de düz siyah, çevik, yırtıcı, etçli memeli hayvan, pars

    Türkçe-Arapça Sözlük > leopar

  • 5 zift

    1. زفت [زِفْت]
    Anlamı: katran ve diğer organik maddelerin buharlaşmasından kolay kırılan, az ısı ile eriyen, katı, siyah, parlak madde
    2. قار [قار]
    Anlamı: katran ve diğer organik maddelerin buharlaşmasından kolay kırılan, az ısı ile eriyen, katı, siyah, parlak madde
    3. قير [قَيَّرَ]
    Anlamı: katran ve diğer organik maddelerin buharlaşmasından kolay kırılan, az ısı ile eriyen, katı, siyah, parlak madde

    Türkçe-Arapça Sözlük > zift

  • 6 kara fatma

    1. جدجد [جُدْجُد]
    Anlamı: kın kanatlılardan, parlak siyah renkli bir böcek
    2. صرصور [صُرْصُور]
    Anlamı: kın kanatlılardan, parlak siyah renkli bir böcek

    Türkçe-Arapça Sözlük > kara fatma

  • 7 kömür

    1. فحم [فَحْم]
    2. كربون [كَرْبُون]

    Türkçe-Arapça Sözlük > kömür

  • 8 leylek

    1. لقلاق [لَقْلاق]
    Anlamı: leyleksilerden, siyah telekli, uzun gagalı, büyük, beyz göçmen kuş
    2. لقلق [لَقْلَق]
    Anlamı: leyleksilerden, siyah telekli, uzun gagalı, büyük, beyz göçmen kuş

    Türkçe-Arapça Sözlük > leylek

  • 9 zenci

    1. أسود [أَسْوَد]
    Anlamı: siyah ırktan olan kimse, siyahi
    2. زنجي [زِنْجِيّ]
    Anlamı: siyah ırktan olan kimse, siyahi

    Türkçe-Arapça Sözlük > zenci

  • 10 abanoz

    أبنوس [أَبَنُوس]
    Anlamı: sıcak ülkelerde yetişen bir ağacın ağır, sert ve siyah renkli tahtası

    Türkçe-Arapça Sözlük > abanoz

  • 11 kuş üzümü

    زبيبة [زَبِيبَة]
    Anlamı: siyah, çok ufak taneli çekirdeksiz bir üzüm çeşidi

    Türkçe-Arapça Sözlük > kuş üzümü

  • 12 sürme

    كحل [كُحْل]

    Türkçe-Arapça Sözlük > sürme

См. также в других словарях:

  • siyah — is., Far. siyāh 1) Kara (II), beyaz karşıtı İri siyah gözlerini kalın kaşlarıyla beraber kaldırdı. Ö. Seyfettin 2) sf., mec. Bu renkte olan Siyah ekmek. 3) Baskıda başka harflerden daha kalın görünen harf türü Birleşik Sözler siyah beyaz siyah… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • siyah — <fars.> klas. Qara. Səf səf duran siyah kirpiklərindir; Yoxsa ki gözümə millər görünür? M. P. V …   Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti

  • Siyah Lale — (Айвалик,Турция) Категория отеля: Адрес: Cumhuriyet Cad.No:37 Alibeyadası Cunda/ Ayvalık, 10400 Ай …   Каталог отелей

  • Síyáh-Chál — (PerB|سیاه چال literally black pit ) is the common word in Persian language for dungeon . Historically, siyah chals were used as a harsher form of incarceration. Typically, such dungeons had no windows or outlets, other than the entrance,… …   Wikipedia

  • Siyah Kuh —   [persisch »schwarzes Gebirge«],    1) Teil des westlichen Hindukusch, südlich des Hari Rud, Afghanistan, bis 3 600 m über dem Meeresspiegel.    2) Gebirge südlich des Flusses Kabul, westlich von Jalalabad, Afghanistan, bis 2 500 m über dem… …   Universal-Lexikon

  • siyah beyaz — is. 1) Yalnız siyah çizgilerle kâğıdın beyazlığından oluşan resim veya bu iki rengi verecek gibi hazırlanmış klişe tekniği 2) sin., TV Tek renk temeline dayanan, siyahtan beyaza kadar çeşitli yoğunluk derecelerini gösteren film …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • siyah gemre — is., hlk. Siyah gübre …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • siyah ırk — is. Orta Asya, Afrika da yaşayan, teninin rengi siyah olan insan ırkı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • siyâh — (F.) [ ﻩﺎﻴﺱ ] kara …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • siyah — f. bax: siyəh …   Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti

  • siyahə — f. bax: siyahi (3 cü və 4 cü mənalarda) …   Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»