Перевод: с русского на английский

с английского на русский

(serbest)+serbest

  • 1 skip free process

    French\ \ passer processus libre
    German\ \ überspringen freien Prozess
    Dutch\ \ skip free process
    Italian\ \ -
    Spanish\ \ proceso de saltar libre
    Catalan\ \ -
    Portuguese\ \ processo livre de saltos
    Romanian\ \ -
    Danish\ \ -
    Norwegian\ \ -
    Swedish\ \ -
    Greek\ \ -
    Finnish\ \ hypytön prosessi (satunnaiskulku)
    Hungarian\ \ kihagyás mentes folyamat
    Turkish\ \ serbest sıçramalı süreç (proses)
    Estonian\ \ hüppevaba protsess
    Lithuanian\ \ laisvo praleidimo procesas
    Slovenian\ \ -
    Polish\ \ proces swobodny skoków
    Ukrainian\ \ -
    Serbian\ \ -
    Icelandic\ \ skip frjáls aðferð
    Euskara\ \ -
    Farsi\ \ -
    Persian-Farsi\ \ -
    Arabic\ \ عملية بدون افلات
    Afrikaans\ \ oorslaanvrye proses
    Chinese\ \ 无 遗 漏 过 程
    Korean\ \ -

    Statistical terms > skip free process

См. также в других словарях:

  • serbest — sf., Far. serbest 1) Hiçbir şarta bağlı olmayan, istediği gibi davranabilen, erkin 2) Tutuklu veya bağımlı olmayan, özgür, hür 3) Zamanını istediği gibi kullanabilen, yapacak bir işi olmayan Öğleyin serbestim, gelebilirsin. 4) Bazı kurallara… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest bırakmak — 1) tutuklu veya gözaltında bulunan birini serbest, özgür duruma getirmek, tahliye etmek Elde hiçbir delil olmadığı için serbest bıraktık. 2) kendi düşüncesi ve iradesine göre davranmasına izin vermek Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest bölge — is., ekon. Bir ülkenin gümrük sınırları dışında konuşlandırılan ve ticaret rejimi açısından kısmen veya tamamen gümrük mevzuatı dışındaki düzenlemelere tabi olan, uluslararası liman veya havaalanına yakın yerlerde kurulan bölge, açık bölge,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest çalışma — is. Belli bir iş yerine bağlı kalmaksızın yapılan iş Askerlikten sonra iki yıl adliyede mübaşirlik yapmış, sonra kendi deyimiyle devlet kapısından ayrılarak serbest çalışmayı seçmişti. N. Cumalı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest mıntıka — is., ekon. Serbest bölge …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest elektron — is., fiz. Doğal elektrik yükünün oluşturduğu demetler …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest enerji — is. Kullanımı belli kurallara bağlı olmayan enerji …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest güreş — is., sp. Tehlikeli olabilecek bazı oyunların dışında vücudun her yanına oyun uygulanabilen bir güreş türü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest kart — is. Giriş kartı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest meslek — is., ği Resmî, yarı resmî meslekler dışında kalan meslek veya iş …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • serbest nazım — is., ed. Ölçü, uyak gibi klasik ve bağlayıcı kuralları bir kenara iten şiir tarzı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»