-
1 parmak
"1. finger. 2. toe. 3. spoke (of a wheel). 4. bar, rail (in a railing or grill); baluster. 5. inch (2.5 centimeters). 6. finger (measure used to determine the amount of liquid in a glass). 7. the amount of material that will stick to a finger: bir parmak bal a taste of honey. 8. the length of a finger (used in making rough measurements). -ı ağzında kalmak to be greatly astonished, be open-mouthed with amazement; to marvel at something wonderful. - atmak to make trouble, stir up a stink. - basmak 1. /a/ to draw attention to (a point). 2. to put one´s thumbprint on (a document) (in lieu of a signature). -ımı basarım. colloq. You mark my words! -ını bile oynatamamak/kıpırdatamamak not to be able to move a muscle (owing to fatigue). -ını bile oynatmamak/kıpırdatmamak not to lift so much as a finger (to help). - bozmak (for children) to be on the outs with each other. -ına dolamak/sarmak /ı/ to get (something) on the brain. -la gösterilmek 1. to be a person of distinction, be famous. 2. to be small in number, be so few one can count them on the fingers of one hand (as it were). - hesabı 1. (doing arithmetic by) counting on one´s fingers. 2. metrical system based on a count of syllables. - ısırmak to be greatly astonished, be open-mouthed with amazement; to marvel at something wonderful. - ısırtmak /a/ to leave (someone) open-mouthed with astonishment; to cause (someone) to marvel. - izi fingerprint, dactylogram. - kadar small, mere slip of a (child). - kaldı almost, very nearly. - kaldırmak 1. to raise one´s hand (with only the index finger extended) (done as a means of asking permission to speak). 2. to vote in favor of a motion. - kapı 1. gate made of vertical bars. 2. hinged window grate. -ı olmak /da/ to have a finger in (something), have something to do with (something). -ında oynatmak /ı/ to twist (someone) around one´s little finger, dominate (someone) completely. -ını oynatmak to give a bribe, grease someone´s palm. - parmak finger-shaped, fingerlike. -la sayılmak to be so few one can count them on the fingers of one hand (so to speak). -ını sokmak /a/ to interfere in, meddle in (something); to stick one´s oar in. - tatlısı a sweet, finger-shaped pastry. -ının ucunda/ucuyla çevirmek /ı/ to do (something) easily and skillfully. -ının ucunu göstermemek (for a woman) to cover herself so that a man may see no part of her body whatsoever. - usulü metrical system based on a count of syllables. - üzümü a grape whose fruit is somewhat elongated. -ını yaranın üzerine basmak to put one´s finger on the real problem. -larını (birlikte) yemek to find a food very much to one´s liking, relish every mouthful of a food." -
2 parmak
[T parmak, Az barmaq, Tk barmak, from OT *barmaq]: fingerA Concise Gagauz Dictionary with etymologies and Turkish, Azerbaijani and Turkmen cognates > parmak
-
3 parmak
n. finger, toe, digit, hand, hook* * *1. finger 2. finger (n.) -
4 parmak
I.mbalustradeII.mrailingIII.mtrellis -
5 parmak
"finger; toe; (tekerlek) spoke; inch" -
6 parmak izi
n. fingerprint, dactylogram, dab--------parmak izi (leke)n. fingermark* * *fingerprint -
7 parmak kırığı
toe crack -
8 parmak krampı
writer's cramp -
9 parmak şıklatma
1. thrip 2. snap (n.) -
10 parmak ucu
n. fingertip* * *1. fingertip 2. tiptoe (n.) -
11 parmak ucunda dön
pirouette -
12 parmak uçlarında yürü
tiptoe (v.) -
13 parmak atmak
v. goose -
14 parmak eklemi
n. knucklejoint, knuckle -
15 parmak ile dokunmak
v. finger -
16 parmak izi almak
v. fingerprint -
17 parmak izi bırakmak
v. dab -
18 parmak izindeki kabarıklık
n. whorl -
19 parmak kemiği
n. phalanx, phalange -
20 parmak kılıfı
n. fingerstall
См. также в других словарях:
parmak — pàrmak m <N mn aci> DEFINICIJA reg. 1. proštac koji služi kao kostur za ogradu 2. palac kotača zaprežnih kola 3. (mn) rešetke (na prozoru) ONOMASTIKA pr. (nadimačka): Pàrmač (Split, Slavonski Brod, J Dalmacija), Parmáčević (Valpovo), Pàrmać … Hrvatski jezični portal
parmak — is., ğı, anat. 1) İnsanda ve bazı hayvanlarda ellerin ve ayakların son bölümünü oluşturan, boğumlu, oynak, uzunca organların her biri Uzun, sinirli parmakları locanın kenarında uzanmış, boksörün kulağını koparıyordu. R. N. Güntekin 2) sf. Eni bu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Parmak — Mustafa Parmak Spielerinformationen Voller Name Mustafa Parmak Geburtstag 19. Mai 1982 Geburtsort Stuttgart, Deutschland Position Rechtes Mittelfeld Vereine in der Jugend … Deutsch Wikipedia
parmak parmak — sf. 1) Parmak biçiminde Duvarda parmak parmak yağ lekeleri var. 2) zf. Parmaklayarak Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller parmak parmak yemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak parmak yemek — parmaklayarak yemek Sen şeker ol ben kaymak / haydi yiyelim parmak parmak. Halk türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak hesabı — is. 1) Parmaklar kullanılarak yapılan hesap 2) ed. Hece ölçüsü Öyle bir şey ki ne Acem aruzu ne de parmak hesabı. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak izi — is. Genellikle kimlik belirlemede yararlanılan, parmak uçlarının iç tarafındaki derinin her kişide değişik olan izi … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak tatlısı — is. Parmak biçiminde yapılan bir tür hamur tatlısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak basmak — 1) (bir yere) imza yerine parmağını mürekkebe batırarak bir yere bastırmak 2) mec. (bir yere) bir konu üzerine dikkati, ilgiyi çekmek Bu arada benim öteden beri gözüme çarpan bir noktaya şimdi parmak basacağım. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak ısırmak — büyük şaşkınlık duymak Hele geçen gün o Meşincioğlu Kerim Bey e yaptığın işe parmak ısırdım. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
parmak ısırtmak — herhangi bir davranışıyla şaşkınlık içinde bırakmak, şaşırtmak Bu küçük beldede kocaman işler göreceğini, herkese parmak ısırtacak eserler çıkaracağını zannediyordu. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük