-
1 editorial
(gazetede) basyazi,yayinciya ait -
2 видимо
anlaşılan* * *он, ви́димо, забы́л — unutmuş olacak
как вы, ви́димо, чита́ли во вчера́шней газе́те... — dünkü gazetede okumuş olacağınız gibi...
-
3 рубрика
-
4 следующий
1) ertesiна сле́дующий день — ertesi gün
на сле́дующее у́тро он уе́хал — ertesi sabah gitti
2) gelecek, önümüzdeki; (bir) sonrakiперевести́ кого-л. в сле́дующий класс — bir üst sınıfa geçirmek
сле́дующее поколе́ние — bir sonraki kuşak
е́дем на сле́дующей неде́ле — gelecek hafta gidiyoruz
в сле́дующий раз — bir daha sefere, gelecek sefer
3) şu, aşağıdakiтекст сле́дующего содержа́ния — aşağıdaki / şu mealdeki metin
4) (сле́дующее) → сущ., с şu, şunlarв газе́те бы́ло опублико́вано сле́дующее — gazetede aşağıdaki hususları yayımlanmıştır
-
5 gazette
n. gazete, resmi gazete————————v. resmi gazetede yayınlamak* * *resmi gazete* * *[ɡə'zet](a type of newspaper that has lists of government notices.) gazete -
6 appear in print
v. gazetede çıkmak -
7 feuilleton
n. gazetede edebiyata ayrılan bölüm, yazı dizisi, tefrika -
8 space writer
n. gazetede yazısının uzunluğuna göre para alan yazar -
9 appear in print
v. gazetede çıkmak -
10 feuilleton
n. gazetede edebiyata ayrılan bölüm, yazı dizisi, tefrika -
11 space writer
n. gazetede yazısının uzunluğuna göre para alan yazar -
12 Feuilleton
-
13 Zeitung
Zeitung f <Zeitung; Zeitungen> gazete;in der Zeitung steht, dass gazetede -in -diği yazıyor -
14 erscheinen
erscheinen*1) ( sichtbar werden) belirmek2) ( sich einfinden) gelmek3) ( Buch) yayımlanmak, çıkmak; -
15 anzeigen
beyan etmekbildirmekduyurmakduyuruhaber vermekihbarihbar etmekilanilan etmekilan etmek (gazetede) -
16 exclusive
herkese açik olmayan; lüks; pahali; paylasilmayan, özel, kisiye ait,özel haber, yalnizca bir tek gazetede yayinlanan haber -
17 chronique
In f1 article, émission gazete fıkrası, köşe yazısı2 annales tarihsel olaylar anlatısı◊Il aime bien lire des chroniques. — Tarihsel olay anlatılarını okumayı seviyor.
IImüzmin [myz'min]
См. также в других словарях:
List of Turkish people — This is a list of notable Turkish people. Actors/actresses * İsmail Ferhat Özlü * Güllü Agop * Tarık Akan Actor * Azra Akın Model, Miss World 2002 * Barış Akarsu * Filiz Akın – Actress * Fatih Akın, film director * Metin Akpınar – Actor * Derya… … Wikipedia
Taraf — Infobox Newspaper name = Taraf caption = type = Daily newspaper format = Broadsheet foundation = 2007 circulation = 24,000 45,000 [ [http://www.netgazete.com/ratingtiraj/tiraj.htm Tiraj] , Netgazete ] owners = Basar Arslan publisher = Alkım… … Wikipedia
ciddi — sf., Ar. ciddī 1) Şaka olmayan, gerçek Kısa zamanda yarı şaka, yarı ciddi tenkit edecek kadar yakınlaşmışlardı. T. Buğra 2) Ağırbaşlı Ben onu pek ciddi bir genç olarak tanırım. H. R. Gürpınar 3) Titizlik gösterilen, önem verilen Bu dönemde yazara … Çağatay Osmanlı Sözlük
liyakatli — sf. Liyakati olan, başarılı, yetenekli, değimli Ciddi bir gazetede liyakatli, genç bir muharririn şu sözleri beni hâlâ düşündürüyor. O. S. Orhon … Çağatay Osmanlı Sözlük
berhava etmek — 1) havaya uçurmak 2) mec. bitirmek, yok etmek Gazetede okuduğu haber, adamın sarhoş neşesini berhava etti. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
berhayat olmak — yaşamak, hayatta olmak Şu ilan gazetede çıkmasaydı, babası onun İstanbul da berhayat olduğunu öğrenmeyecekti. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
MANŞET — Fr. Bir gazetede ilk sayfanın en üst kısmındaki büyük puntolu başlık. * Bir gömleğin kol kısmına geçirilen ve elbisenin kolundan dışarı çıkan kumaş parçası … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUHARRİR — Yazan. Tahrir eden. Kâtib. Kitab te lif eden. Gazetede yazı yazan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük