-
1 yukarıdan
свысока́* * *све́рху -
2 yukarıdan almak
суро́во / жесто́ко вести́ себя́; принебрега́ть -
3 yukarıdan aşağı
све́рху вниз -
4 yukarıdan atıp aşağıdan tutmak
рвать и мета́ть -
5 yukarıdan bakmak
смотре́ть свысока́ на кого -
6 yukarı
1.верх, ве́рхняя часть2.evin yukarısı kirada — верх до́ма сдаётся
1) ве́рхнийyukarı kat — ве́рхний эта́ж
2) перен. вы́сший (класс, степень и т. п.)3.o bizden yukarı sınıftandı — а) он по сравне́нию с на́ми был ста́рше кла́ссом; б) он вы́ше нас по кла́ссу
наве́рхyukarı, kocasının odasına çıktı — она́ подняла́сь наве́рх в ко́мнату му́жа
••- yukarıdan aşağıyukarı tükürse bıyığı, aşağı tükürse sakal — посл. ≈ куда́ ни кинь - всё клин
- yukarıdan atıp aşağıdan tutmak
- yukarıdan bakmak -
7 akmak
стека́ть струи́ться течь* * *1) течь, ли́ться, вытека́тьkanı aka aka öldü — он у́мер, истека́я кро́вью
yukarıdan su akıyor — све́рху льётся
2) протека́ть, име́ть течьdam akıyor — кры́ша протека́ет
kova akıyor — ведро́ течёт
3) высыпа́ться, сы́патьсяbuğday akıyor — пшени́ца сы́плется
4) сле́довать оди́н за други́м ( в большом количестве)halk akıyor — наро́д идёт и идёт
para akıyor — де́ньги так и теку́т
vakit akıp gidiyor — вре́мя бежи́т
5) располза́ться, разлеза́ться, се́чься ( о ткани)6) арго улизну́ть, смы́ться••akacak kan damarda durmaz — посл. чему́ быть, того́ не минова́ть
akmasa da damlar — посл. с парши́вой овцы́ хоть ше́рсти клок
akar su pislik tutmaz — посл. прото́чная вода́ не быва́ет гря́зной
-
8 yukarı
1.верх, ве́рхняя часть2.ве́рхний; высо́кийyukarı kat — ве́рхний эта́ж
3.на верху́, вверх, наве́рхyukarıdan almak — пренебрега́ть, не придава́ть значе́ния, недооце́нивать
См. также в других словарях:
yukarıdan — zf. Tepeden, üstten Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yukarıdan almak yukarıdan bakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yukarıdan almak — yumuşaklık göstermemek, ağır önerilerde bulunmak, sert davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yukarıdan bakmak — (birine) kendini karşısındakinden üstün görmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
AMUDÎ — Yukarıdan aşağıya dikey olarak. Direk gibi yukarıdan aşağıya düz ve şakulünde olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNHİBAT — Yukarıdan aşağı inme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yukardan aşşa — yukarıdan aşağıya … Beypazari ağzindan sözcükler
düşmek — e, er 1) Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek Havada uçan kuş vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor. R. N. Güntekin 2) den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Gramática del turco — Contenido 1 Olmak Eylemi (Los verbos Ser y Estar) 2 Contenidos 2.1 Introducción 2.2 Partes de la oración … Wikipedia Español
akrostiş — is., ed., Fr. acrostiche Her dizenin ilk harfi yukarıdan aşağıya doğru okunduğunda ortaya bir söz çıkacak biçimde düzenlenmiş manzume, muvaşşah, tevşih … Çağatay Osmanlı Sözlük
dönme dolap — is., bı 1) Eğlence alanlarında, bir eksen çevresinde yukarıdan aşağı dönen ve oturma yerleri olan eğlence aracı 2) esk. Büyük konaklarda bir yerden bir yere yemek geçirmek için duvardaki bir açmaya yerleştirilmiş olan dönebilen dolap … Çağatay Osmanlı Sözlük
duvar ayağı — is. Yapılarda süs ögesinin dışında görevi olmayan, duvara yapışık, üzerinde yukarıdan aşağıya yivler bulunan yarım ayak … Çağatay Osmanlı Sözlük