-
1 состязаться
yarışmak, yarış yapmak / etmekсостяза́ться в бе́ге на конька́х — patinaj yarışı yapmak
-
2 соревноваться
-
3 вне
dışında* * *вне го́рода — kentin dışında
вне ко́нкурса — yarışma dışı
выступа́ть вне ко́нкурса — müsabaka dışı yarışmak
фильм демонстри́ровался вне ко́нкурса — filim yarışma dışında gösterildi
вне о́череди — sıra beklemeden / bekletilmeden
наря́д вне о́череди — воен. sıra dışı nöbet
••вне вся́кого сомне́ния — hiç kuşkusuz
он вне себя́ — kendinde değildir
он вне себя́ от ра́дости — sevincinden içi içine sığmıyor
он был вне себя́ от гне́ва — öfkesi topuklarına çıkmıştı
объяви́ть вне зако́на — yasa / kanun dışı ilan etmek
-
4 конкурс
konkur* * *мyarışma; sınavорганизова́ть ко́нкурс на лу́чшую пье́су — bir oyun / piyes yarışması düzenlemek
рабо́ты / произведе́ния, допу́щенные к ко́нкурсу — yarışmaya katılacak eserler
объяви́ть ко́нкурс (на замещение вакантных должностей) — sınav açmak
объяви́ть ко́нкурс на лу́чшую карикату́ру — bir karikatür yarışması açmak
он поступи́л (на рабо́ту) в теа́тр по ко́нкурсу — tiyatroya; açtığı bir sınavla girdi
выступа́ть вне ко́нкурса — спорт. yarışma dışı yarışmak
-
5 потягаться
сов., разг.biriyle boy ölçüşmek, yarışmak -
6 равняться
1) boy ölçüşmek, yarışmakгде тебе́ с ним равня́ться! — onunla boy ölçüşmek haddine mi düşmüş senin?
2) ( в строю) hizaya gelmekнапра́во равня́йсь! — sağa bak, hizaya gel!
3) перен. (следовать чьему-л. примеру) örnek almakравня́ться на лу́чших — en iyilerinden örnek almak
4) ( быть равным) eşit olmakтри́жды три равня́ется девяти́ — üç kere üç dokuz eder
-
7 соперничать
rekabet etmek, yarışmak; boy ölçüşmek, çıkışmak ( лягаться)
См. также в других словарях:
yarışmak — yarışmak, yariş etmek, at yarişi yapmak; yarı yarıya üleşmek I, 367, 474; II, 226; II I, 10, 72 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yarışmak — nsz, le 1) Üstünlük kazanmak amacıyla bir yarışmaya katılmak 2) Bir yarışmada başkalarından üstün olmak için çaba göstermek 3) Başkalarından üstün olmaya çalışmak, rekabet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarışmak — koşmak … Beypazari ağzindan sözcükler
zaman ile yarışmak — hızlı hareket etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
müsabakaya girmek — yarışmak, yarışmaya katılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
rekabet etmek — yarışmak Herkesin size delilik isnat etmekte birbirleriyle âdeta rekabet etmeleri kaidedir. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarışma — is. 1) Yarışmak işi, müsabaka 2) Bilgi, yetenek, güzellik vb.nde üstünlüğünü göstermek için yarışmak işi, yarış, yarışım 3) Ticarette üstünlük kazanma çabası, rekabet Birleşik Sözler güzellik yarışması sonuç yarışması … Çağatay Osmanlı Sözlük
karşılaşmak — le 1) Karşı karşıya gelmek, rastlaşmak Terdit, yazıda beklenmedik bir sonuçla karşılaşmak demektir. Ç. Altan 2) nsz, sp. İki sporcu veya iki takım yarışmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ölçüşmek — nsz, le 1) Biriyle yan yana gelerek boy bakımından ölçülmek 2) Yarışmak, müsabaka yapmak 3) mec. Karşılaştırmak, mukayese etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
zaman — is., Ar. zamān 1) Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım. Ö. Seyfettin 2) Bu sürenin belirli bir parçası, vakit Efendiler,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşık atmak — 1) (biriyle) yarış etmek, yarışmak Yonca, bu iki erkek çocuktan ayrı bir yaratık olduğunu, onlarla aşık atamayacağını bilir ... O. Rifat 2) (biriyle) boy ölçüşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük