-
1 aksetmek yansımak, vurmak.
arapça عكسى 1.inatçı. 2.ters, zıt. 3.huysuz. -
2 стучать
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > стучать
-
3 aanslaan
vurmak [-ur] v -
4 kloppen
vurmak [-ur] v -
5 slaan
vurmak [-ur] v -
6 smite
vurmak -
7 бить
vurmak,dövmek; dayak atmak,yumruk atmak,tekme atmak,tekmelemek* * *несов.; сов. - поби́ть, проби́ть, разби́ть1) тк. несов. vurmak; dövmekбить по мячу́ — topa vurmak
бить по воро́там — спорт. şut çekmek / atmak
бить штрафно́й (уда́р) — спорт. ceza vuruşu çekmek
бить кры́льями (о птице) — kanat çırpmak
бить в дверь кулако́м — kapıyı yumruklamak
(здесь) бьёт то́ком — elektrik çarpıyor
во́лны би́ли о бе́рег — dalgalar kıyıyı dövüyordu
в лицо́ (мне) бьёт ре́зкий ве́тер — sert bir rüzgar yüzüme çarpıyor
2) сов. поби́ть dövmek, dayak atmak; yumruk atmak, yumruklamak ( кулаками); tekme atmak, tekmelemek ( ногами); kamçılamak ( плетью)кто тебя́ поби́л? — seni döven kim?
3) тк. несов. vurmak; kesmekбить за́йца — tavşan vurmak
бить скот(и́ну) — hayvan kesmek
бить ры́бу острого́й — zıpkınla balık vurmak
4) тк. несов. dövmek; vurmakбить без про́маха (об охотнике и т. п.) — her attığını vurmak
бить ми́мо це́ли — hedefe isabet ettirememek
бить из ору́дий по око́пам — siperleri dövmek
би́ли зени́тки — uçaksavarlar ateş ediyordu
5) тк. несов. ( об оружии)на ско́лько ме́тров бьёт э́тот пистоле́т? — bu tabancanın atımı kaç metre?
6) сов. разби́ть (посуду, стекла) kırmakразби́ть стака́н — bardağı kırmak
7) тк. несов. vurmakбить в бараба́н — davul vurmak / dövmek
бить в ко́локол — çan çalmak
8) сов. проби́тьбить трево́гу — alarm işareti vermek
про́би́ли отбо́й / вече́рнюю зо́рю — yat borusu öttü
9) сов. проби́ть çalmakбьёт оди́ннадцать — saat on biri çalıyor
про́би́л его́ после́дний час — son saati çaldı
когда́ про́бил час тяжёлых испыта́ний — ağır sınavlar zamanı gelip çatınca
10) тк. несов. fışkırmakиз пробурённой сква́жины бьёт нефть — açılan kuyudan petrol fışkırıyor
11) сов. поби́ть kırmakбить слона́ — шахм. fili düşürmek / almak
поби́ть реко́рд — rekoru kırmak
12) тк. несов. tir tir titremekеё би́ло сло́вно в лихора́дке — sıtma nöbetine tutulmuş gibiydi
бить врага́ — düşmanı tepelemek
••бить себя́ (кулако́м) в грудь — göğsünü yumruklamak
бить по чьим-л. интере́сам — (birinin) çıkarına dokunmak
э́то бьёт по карма́ну — keseye zarardır
бить в глаза́ — göze batmak
-
8 ударять
vurmak* * *несов.; сов. - удари́ть1) vurmak, çarpmakуда́рить прикла́дом — dipçikle vurmak
уда́рить кого-л. по лицу́ — birinin yüzüne vurmak
уда́рить кого-л. кулако́м в грудь — birinin göğsüne bir yumruk atmak
его́ уда́рило то́ком — onu cereyan / elektrik çarptı
же́нщину и ребёнка он не уда́рит — kadına çocuğa el kaldırmaz o
мо́лния уда́рила в де́рево — yıldırım ağaca çarptı
2) vurmakударя́ть по кла́вишам — tuşlara vurmak
уда́рил гром — gök gürledi
часы́ уда́рили по́лночь — saat geceyarısını çaldı
уда́рили в колокола́ — çanlar çalmaya başladı
3) bastırmakуда́рили моро́зы — soğuklar bastırdı
уда́рил тако́й ли́вень, что... — bir sağanmak boşandı ki...
4) перен., разг. darbe indirmekуда́рить по спекуля́нтам — karaborsacılara darbe indirmek
••уда́рить в го́лову (опьянить) — başına vurmak
таки́е расхо́ды ударя́ют по карма́ну — bu masraflar keseye zarardır
уда́рить по рука́м (при заключении сделки) — elleşmek
-
9 умножать
vurmak,çarpmak; çoğaltmak,artırmak* * *несов.; сов. - умно́жить1) мат. çarpmak, vurmakумно́жить три на́ два — üçü iki ile çarpmak, üçü ikiye vurmak
три, умно́женное на́ два — üç çarpı iki
2) artırmak, çoğaltmakумножа́ть успе́хи — başarılara yenilerini katmak
-
10 hit
vurmak; çarpmak, vurmak; çarptirmak; varmak, ulasmak,tokat, yumruk, vurus, vurma, darbe; (sarki, vb.) sevilen, tutulan sey, basari; isabet, hedefe ulasma -
11 strike
vurmak; çarpmak; çakmak, yakmak; yanmak; (kazarak, vb.) bulmak; çalmak, basmak, vurmak; grev yapmak; etkilemek, düsündürmek, bir izlenim birakmak; aklina gelivermek; basmak; bulmak;... etmek, -lestirmek, -lastirmak; salmak, saçmak, doldurmak; indirmek; ( -
12 бить
vurmak, parçalamak, dövmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > бить
-
13 ударять
vurmak, çarpmak, darbe indirmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > ударять
-
14 shoot off
vurmak, ateş etmek, fırlamak, ok gibi fırlamak -
15 shoot off
vurmak, ateş etmek, fırlamak, ok gibi fırlamak -
16 βαράω
vurmak, barbarlaşmak, yabanileşmek -
17 επικρονω
vurmak, çarpmak -
18 çап
vurmak, çarpmak, darbe, dövüş -
19 zuschlagen
vurmakçarpmak -
20 biff
vurmak, yumruklamak
См. также в других словарях:
vurmak — e, ur 1) Elini veya elinde tuttuğu bir şeyi bir yere hızla çarpmak Masaya vurmak. Birinin başına vurmak. 2) i Ses çıkarmak için bir şeyi başka bir şey üzerine hızlıca çarpmak Kapılarını vurmadan, kartını göstermeden, kademeye aldırmadan odalara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüze vurmak — yüzüne vurmak Fakat politikada kabahatleri yüze vurmak yoktu. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kulaktozuna vurmak — kulağın tam üstüne vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
prangaya vurmak — ayağına pranga bağlamak, zincire vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
tekme atmak (veya vurmak) — 1) ayakla bir yere sertçe vurmak Kafama bir tekme vurdular, bir şeyler söylenerek bırakıp gittiler. M. Ş. Esendal 2) çifte atmak 3) ihanet etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tos vurmak — alın veya boynuzla vurmak, süsmek Bir tos vurduğu gibi kapıyı darmadağın ederek fırlıyor … Çağatay Osmanlı Sözlük
kelepçeye vurmak — kelepçe vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
voli vurmak — argo vurgun vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
vurgunu vurmak — vurgun vurmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
... damgasını vurmak — (birine) biri için kötü bir yargıya varmak Fakat gel gör ki insana aşüfte yahut hırsız damgasını vurmak için bu kâfi değildir. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
dem vurmak — (bir şeyden) bir şeyden söz etmek, konu açmak Amerika nın, er geç savaşa katılacağı ihtimalinden dem vurmak hayli zor bir işti. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük