Перевод: с русского на все языки

со всех языков на русский

kaynaşmak

См. также в других словарях:

  • kaynaşmak — nsz, le 1) Ayrılmayacak bir biçimde birleşmek Çakılla çimento kaynaşır. 2) Çok kalabalık ve hareketli olmak, hareket etmek Kumun üstünde bir sürü kadın erkek, oğlan kız kaynaşıyor. F. R. Atay 3) Birbirine iyice uymak Bu iki renk iyi kaynaşmış. 4) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • haşir neşir olmak — kaynaşmak, bir arada bulunup uğraşmak Onlar, yüksek sosyete ile haşir neşir olduklarından insanları dürbünün tersinden seyreder gibi küçük, küçücük görmeye çoktan alışmışlardı. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • birleşmek — nsz 1) Ayrıyken tek bir bütün durumuna gelmek 2) Buluşmak, bir araya gelmek Bazen ikisi, üçü birleşince ne ateşli münakaşalara dalıyorlar. A. Ş. Hisar 3) Uyuşmak, aynı görüşte olmak 4) Aynı amaç çevresinde toplanmak Küçükten, sessizden; yazıcısı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaynaşma — is. 1) Kaynaşmak işi Atmosfer karşılıklı anlayış ve kaynaşma atmosferi idi. H. Taner 2) Kalabalığın çok olduğu bir yerde kıpırdanma, hareketlilik 3) Huzursuzluk Meclisteki kaynaşmalar yatıştı ve normal bir durum sağlanabildi mi? Y. K.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ülfet etmek — 1. dostluk kurmak. 2. kaynaşmak, alışmak. 3. görüşmek, konuşmak …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • tepreşmek — oynamak, tepreşmek, kaynaşmak I, 88; I I, 204 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»