-
1 беспорядок
karışıklık* * *м1) karışıklıkна столе́ беспоря́док — masanın üstü dağınık
в ко́мнате по́лный беспоря́док — oda darmadağın(ık)
в бума́гах / докуме́нтах беспоря́док — evrak karışık
2) (беспоря́дки) мн. ( волнения) kargaşalıklar, karışıklıklarвы́звать беспоря́док — karışıklıklar çıkarmak
-
2 бестолковщина
-
3 замешательство
-
4 дезорганизация
düzensizlik,karışıklık* * *жdüzensizlik; karışıklıkвноси́ть дезорганиза́цию в рабо́ту — çalışma düzeninin bozulmasına yol açmak
-
5 хаос
karmaşa,karışıklık; uyumsuzluk* * *I х`аосм, миф.kaos, heyulaII х`аос, ха`осмkaos, (karma)karışıklık; uyumsuzlukпороди́ть по́лный хаос в чём-л. — bir şeyde tam bir kaos durumu yaratmak
в ко́мнатах по́лный хаос — odalar karmakarışık (bir durumda)
-
6 беспорядочность
жdüzensizlik; karışıklık, kargaşalık; sistemsizlik ( бессистемность)беспоря́дочность у́личного движе́ния — trafik kargaşalığı
-
7 неурядица
-
8 путаница
жkarışıklık; kargaşalık, kargaşa, karmaşaпу́таница в голове́ — kafa karışıklığı
пу́таница в терминоло́гии — terminoloji kargaşalığı, terminolojik kargaşa(lık)
в дела́х стра́шная пу́таница — işler karmakarışıktır, işler arap saçına döndü
-
9 смута
жkarışıklık, kargaşa(lık); fesat -
10 смутный
1) karışıklık °, karışıkстрана́ пережива́ла сму́тные дни — ülkenin karışık günleri idi
2) bulanık, belirsizсму́тные воспомина́ния — bulanık anılar
сму́тный силуэ́т зда́ния — hayal meyal görünen bir bina silueti
-
11 сумбур
мсумбу́р в голове́ — kafa karışıklığı
у меня́ был по́лный сумбу́р в голове́ — kafam karmakarışıktı
-
12 сумбурность
-
13 сумятица
-
14 хаотичность
-
15 беспорядок
nizamsızlık, düzensizlik, karışıklıkТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > беспорядок
-
16 coefficient of disturbancy
French\ \ coefficient de perturbationGerman\ \ StörungskoeffizientDutch\ \ storingscoëfficiëntItalian\ \ coefficiente di perturbazioneSpanish\ \ coeficiente de perturbaciónCatalan\ \ coeficient de perturbacióPortuguese\ \ coeficiente de perturbaçãoRomanian\ \ coeficient de disturbanţăDanish\ \ -Norwegian\ \ -Swedish\ \ -Greek\ \ -Finnish\ \ häiriökerroinHungarian\ \ megzavarási együtthatóTurkish\ \ karışıklık katsayısıEstonian\ \ häiringukordajaLithuanian\ \ trikdžio koeficientas; trikdymo koeficientasSlovenian\ \ -Polish\ \ współczynnik zakłócenia; współczynnik zaburzeniaRussian\ \ коэффициент возмущенияUkrainian\ \ коефіцієнт збуренняSerbian\ \ коефицијент дистурбанциIcelandic\ \ -Euskara\ \ -Farsi\ \ -Persian-Farsi\ \ -Arabic\ \ معامل الاضطرابAfrikaans\ \ versteuringskoëffisiëntChinese\ \ 扰 动 系 数Korean\ \ 방해계수
См. также в других словарях:
karışıklık — is., ğı Karışık olma durumu, teşevvüş Birleşik Sözler bellek karışıklığı kelime karışıklığı söz karışıklığı zihin karışıklığı … Çağatay Osmanlı Sözlük
şuran — karışıklık, inkilab, telaş … Çağatay Osmanlı Sözlük
awalamak — (karışıklık çıktığında) toplaşmak, üşüşmek I, 310bkz: awmak, awlamak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
HERÇ — Karışıklık, gürültü. Nizamsızlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜŞEVVEŞİYET — Karışıklık, karmakarışık vaziyet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
PANDOMİMA KOPMAK — Karışıklık çıkmak. * Seyircileri eğlendiren kavga çıkmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEZEBZÜB — Karışıklık. Mütereddit olmak. Kararsızlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEŞVİŞİYYET — Karışıklık, bozukluk … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İGTİŞAŞ — Karışıklık. Kargaşalık. Karmakarışık olmak. * Birisinin fena telkinini kabul etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
teşevvüş — karışıklık; kargaşalık … Hukuk Sözlüğü
bozgun — is. 1) Bir toplulukta karşılıklı güvenin bozulması ile beliren karışıklık 2) ask. Yenilgi Büyük bozgundan sonra Şam istasyonunda bırakmaya mecbur olduğumuz en son vagonun bile içi mecidiye dolu idi. F. R. Atay 3) sf. Bozulmuş, dağılmış Bozgun… … Çağatay Osmanlı Sözlük