-
1 раздуваться
Турецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > раздуваться
-
2 кабару
kabarmak -
3 күперү
kabarmak -
4 qabarmaq
kabarmak -
5 qabarmaq
kabarmak -
6 бухнуть
-
7 вспучиваться
-
8 вздуваться
kabarmak, şişmekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > вздуваться
-
9 bloat out
kabarmak, şişmek -
10 bloat out
kabarmak, şişmek -
11 تباهى
kabarmak; övünmek -
12 wölben
kabarmakkubbelenmek -
13 puff up
kabarmak, sismek; kabartmak, sisirmek -
14 бөрту
kabarmak, şişmek -
15 бұлтыю
kabarmak, şişmek -
16 домбығу
kabarmak, şişmek -
17 бөрту
kabarmak, şişmek -
18 бұлтыю
kabarmak, şişmek -
19 домбығу
kabarmak, şişmek -
20 aufplustern
auf|plustern ['aʊfplu:stɐn]II vr
См. также в других словарях:
kabarmak — II, 71 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kabarmak — nsz 1) Ağırlığı artmadan hacmi büyümek Ekmek iyi kabardı. 2) Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmak Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur. R. N. Güntekin 3) Niceliği artmak, büyümek Masraf… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fiske fiske kabarmak (veya olmak) — kabarcıklar oluşmak Yumurta yiyince çocuğun derisi fiske fiske kabardı … Çağatay Osmanlı Sözlük
hindi gibi kabarmak — gururlanmak, kurumlanmak, büyüklük taslamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayranı kabarmak — 1) öfkelenmek, coşmak 2) aşırı bir cinsel arzu duymak Sadrazamın ayranı kabarsın diye üç gün beklenildikten sonra ... gelini, alayla, eşinin konağına iletmişlerdir. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
damarı (veya damarları) kabarmak — bir huy veya duygu güçlü bir biçimde ortaya çıkmak Birden nasihat damarlarının kabardığını duydu. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
safrası kabarmak — açlıktan midesi bulanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kiri kabarmak — nem, ısı vb. sebeplerle kir, üzerinde bulunduğu yüzeyden ayrılabilir duruma gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
öfkesi kabarmak — çok kızmak, sakinleşmişken yeniden öfkelenmek, tekrar sinirlenmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
göğsü kabarmak — övünç duymak, kıvanmak, iftihar etmek Onu sapasağlam görünce göğsüm kabardı oğul. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
iştahı kabarmak — isteği çoğalmak, heveslenmek Derken, yavaş yavaş benim de iştahım kabarmaya başladı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük