Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

anlamak

См. также в других словарях:

  • añlamak — anlamak I, 290 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • anlamak — i 1) Bir şeyin ne demek olduğunu, neye işaret ettiğini kavramak Babasının niçin bu kasabayı çok sevdiğini Nevin bir türlü anlayamamıştı. S. F. Abasıyanık 2) Yeni bilgileri eskileriyle bir araya getirerek sonuç niteliğinde başka bir bilgi edinmek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kazı koz anlamak — söylenen şeyi çok yanlış anlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bayram haftasını mangal tahtası anlamak — şaka sözü, konu ile hiçbir ilgisi olmayacak biçimde ters anlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dünyanın kaç bucak (veya köşe) olduğunu göstermek (veya anlamak) — dünyada ne gibi güçlükler olduğunu bildirmek (veya anlamak), insanın başına neler gelebileceğini öğretmek veya öğrenmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • lafı kıçından dinlemek (veya anlamak) — konuşulan konuyu ilgisiz, üstünkörü veya önem vermeden dinlemek (veya yanlış, ters anlamak) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dilinden anlamak — 1) bir canlının çıkardığı seslerden veya onun davranışlarından ne anlatmak istediğini anlamak 2) mec. söz konusu olan şeyin özelliğini bilmek Bunda yenilmiş, içilmiş bir şey yok ya! Sen onun dilini de anlarsın. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • işi anlamak — gizli bir şeyi, bir sorunu anlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilminden anlamak — bir işin, aracın veya konunun uzmanı olmak Onun ilminden anlayan şoför seni istediği yere götürür. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kadrini anlamak — değerinin farkına varmak Hakikaten, insan sevdiklerinin kadrini yokluklarında anlıyor. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • karine ile anlamak — sözün gelişinden çıkarmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»