-
1 усугублять
ağırlaştırmak* * *несов.; сов. - усугуби́тьусугубля́ющие вину́ обстоя́тельства — ağırlatıcı sebepler
э́то ещё бо́лее усугуби́ло положе́ние — bu, durumu daha da ağırlaştırdı
-
2 утяжелять
ağırlaştırmak* * *несов.; сов. - утяжели́тьэ́тот мото́р утяжели́т самолёт — bu motor, uçağı ağlaştıracak
-
3 замедлять
ağırlaştırmak, geciktirmek, hızını kesmek, yavaşlatmakТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > замедлять
-
4 замедлять
yavaşlatmak,hızını kesmek,ağırlaştırmak; geciktirmek; gecikmek* * *несов.; сов. - заме́длить1) yavaşlatmak; hızını kesmek; ağırlaştırmakзамедля́ть шаги́ — adımlarını yavaşlatmak / ağırlaştırmak
маши́на заме́длила ход — araba yavaşladı
2) ( задерживать) geciktirmek3) ( запаздывать) gecikmekэ́то не заме́длило сказа́ться — bu etkisini göstermekte gecikmedi
-
5 осложнять
-
6 отягчать
См. также в других словарях:
ağırlaştırmak — i Bir şeyin ağırlaşmasına yol açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
BEHZET — Ağırlaştırmak, meşakkatli yapmak. * Zebûn etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ağırlaştırma — is. Ağırlaştırmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağırşak — is., ğı 1) Yün, iplik eğrilen iği ağırlaştırmak için alt ucuna geçirilen yarım küre biçiminde, ortası delik ağaç veya kemik parça 2) Teker biçiminde yassı nesne, kurs (I) Kandil ağırşağı. Emzik ağırşağı. Diz ağırşağı. Birleşik Sözler çadır… … Çağatay Osmanlı Sözlük
LEHD — Def etmek, kovmak. * Ağır etmek, ağırlaştırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük